AK Partili Nazım Maviş TGRT FM’de Konuştu
Teröre Müsaade Edilmeden Çözüm Süreci Devam Edecek
AK Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Nazım Maviş, 11 Aralık 2014 Perşembe günü TGRT FM’in konuğu oldu. Radyonun genel müdürü Ataullah Arvas’ın sunduğu “Söz Sözü Açtı” programda Maviş, Kobani eylemleri, çözüm süreci, seçim barajı, Osmanlıca dersi, yeni cumhurbaşkanlığı binası başta olmak üzere ülke gündeminde olan konuları değerlendirdi.
Nazım Maviş’in radyo programından seçtiğimiz bazı cümleleri şöyle;
ÇÖZÜM SÜRECİ TÜRKİYE’NİN MİLLİ MESELESİDİR.
– HDP Genel Başkanı Selahaddin Demirtaş, Kobani eylemlerinden ders çıkarmamış olacak ki hala şiddete sebep olacak açıklamalarda bulunuyor. Kamu düzeni ile çözüm süreci birbirinin karşıtı değildir. Birileri kamu düzenini bozarak, yakarak-yıkarak Çözüm sürecinin yürütüleceğini düşünüyorsa bunu akıllarından çıkarmaları lazım. Hiçbir şekilde vandallığa müsaade edilemez.
– 6-7 Ekim’de yaşananlar HDP’lilerin sorumsuz açıklamalarıyla başlamıştı. Barışçıl siyasi mücadele yürütmesi için HDP’ye sürekli çağrı yapılsa da her seferinde bir şekilde şiddete bulaşıyorlar. HDP, Kobani eylemleri ve sorumsuz tutumlarıyla çözüm sürecini zora sokan bir tutum sergiledi.
– 6-7 Ekim olayları ülkemiz açısından talihsiz olaylardır. Bayramlar, kavga ve dargınlıkların bitirildiği zamanlar olması gerekirken ne yazık ki tam da Kurban bayramında ülkemiz şiddet ortamına sürüklenmek istendi. AK Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı olarak bölgedeki illeri gezdim. Gördüğüm manzara kötüydü. Binalar, iş yerleri, okullar, Kur’an Kursları, araçlar, evler yakılmıştı. Bediuzzaman Said Nursi’nin en büyük hayali Medresetüzzehra üniversitesinin ilk adımı olan Bediuzzaman Külliyesi yakılmıştı. Bütün bunlar, HPD üst yönetimin ülkemizin değerleriyle mücadele ettiğini gösteriyor.
– Hak arama mücadelesinde şiddet araç olarak kullanılamaz. Hak arama mücadelesi yapılacaksa en güzel örneğini AK Parti kadroları ortaya koymuştur. AK Parti, yıllarca kadre uğramış, zulme uğramış kadroların ve masumların sesi olmuştur. Meşru, barışçıl ve yasalar içerisinde hak arama mücadelesinin en güzel örneğini Recep Tayyip Erdoğan ortaya koymuştur.
– Niyetimiz barışın biran evvel tesis edilmesidir. Türkiye terörden çok şey kaybetti. En büyük kaybımız evlatlarımızdır. Sorunun çözülmesi gerekiyor. Çözüm sürecini Türkiye’nin milli meselesi olarak görüyoruz. Başta, Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız olmak üzere AK Parti ve hükümet kadroları bu konuda gayet samimi ve kararlı tutum sergiliyorlar. Terör, şiddet ve kaosa müsaade edilmeden Çözüm Süreci devam edecek.
OSMANLICAYI ÖĞRENMEK GEÇMİŞLE KÖPRÜ KURMAKTIR.
– Osmanlıca (Osmanlı Türkçesi) denilince bazı çevreler yabancı bir dilden bahsettiğimizi zannediyor. Osmanlıca Türkçedir. Osmanlıcayı öğrenmek, geçmişle bugün arasında köprü kurmaktır. Kimileri geçmişimizle ve tarihimizle köprü kurulmasını istemiyor. Bu ülkenin kütüphanelerindeki Osmanlıca eserleri turistler ve yabancı bilim adamları okuyorlar ama bizim gençlerimiz okuyamıyor.
YENİ CUMHURBAŞKANLIĞI BİNASI TÜRKİE’YE İÇİN ELZEMDİ
– Cumhurbaşkanlığı sarayı üzerinden Recep Tayyip Erdoğan ve temsil ettiği siyasal çizgiyi zayıflatmaya dönük algı operasyonu yapılıyor.
– Misafir devlet başkanları ve başbakanlar eski binada trafiği durdurarak sokak ortasında karşılanıyordu. Tarihsel geçmişi güçlü bir devlet geleneğinden geliyoruz. Yeni bina, Türkiye’ye yakışan bir Cumhurbaşkanlığı köşküdür. Tayyip Erdoğan sanki kendisine saray inşa etmiş gibi propaganda yapılıyor. Tayyip Erdoğan bizim bildiğimiz bir insandır; garip gurebanın ve fakir fukaranın sofralarından buralara gelmiştir.
BARAJ TARTIŞMASINDA MUHALEFET SAMİMİ DEĞİL
– Seçim barajını AK Parti koymadı. Üstelik AK Parti geçtiğimiz dönemde seçim barajıyla ilgili çok sayıda alternatif sundu. O zaman muhalefet bunu tartışmadı bile. Demokratik yollarda iktidara gelemeyenler bazı kurumlar üzerinden güç devşirmeye çalışıyor. Seçim barajı tartışmasının arkasında böyle bir heves vardır.