Dolar 34,6443
Euro 36,6265
Altın 2.925,67
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Sinop 10°C
Hafif Yağmurlu
Sinop
10°C
Hafif Yağmurlu
Per 13°C
Cum 13°C
Cts 12°C
Paz 12°C

Beyinsiz takımla başarı çok zor!

20 Ağustos 2013 15:43

Adil Yıldız

Türkiye'deki takım yönetici ve teknik heyetlerini gerçekten anlamakta zorluk çekiyorum. Kendi takımlarındaki büyük eksiklikleri kendileri de görüyorlar ama nedense algılamak istemiyorlar ve "Böyle de gider" mantığına bürünüyorlar.

 

Bu yaklaşımın tipik örneğini şu an Fenerbahçe'de açıkça görüyoruz. Sarı-Lacivertli takım anlaşılamaz saçma egolar yüzünden Türkiye'ye gelmiş geçmiş en yetenekli-karakterli yabancı oyunculardan olan Alex de Souza'yı kaybetti. Ve aradan geçen süreçte açıkça görüldü ki Fenerbahçe'nin hücum gücü önemli ölçüde düştü, rakiplerle baş edemez hale geldiler.

 

Yalancı galibiyetler sadece günü kurtardı. Koskoca bir yaz dönemi geçirildi. Medyaya baktık, yöneticilere baktık; yazılan çizilen sadece Cardozo ve Emenike… Yani forvet transferleri.

 

İyi de bu takımın önceliği forvet değil ki?..

 

Siz takımın en önemli bölgesindeki, yani "beyin" kısmındaki adamınızı kaybediyorsunuz ve eldeki mevcut oyuncularla bu işi düzeltmeye çalışıyorsunuz. İyi de bir Emre, bir Cristian, bir Meireles, bir Topuz, bir Salih asla ve asla Alex de Souza değil ki…

 

Şimdi bazı aklı evveller diyecek ki, "Dünyada artık 10 numara pozisyonu mu kaldı? Artık koşan takımlar önde"… Ve bunu derlerken de Barcelona, Real Madrid örneğini verecekler. Ama bilmedikleri, görmedikleri, atladıkları şu ki Barcelona da Real Madrid de en az 3-4 10 numaralı oyuncuyla oynuyor. Xavi, İniesta, Messi, Neymar, Ronaldo, Mesut Özil, Kaka gibi yıldızlar klasik birer 10 numara; yani yaratıcı oyuncu. Büyük takımların farkı; böyle futbolcuları orta sahada ve kanatlarda da aktif şekilde kullanabiliyor.

 

Ama bize dönelim bunu hakkıyla yapan takım sayısı çok az. Fenerbahçe'ye baktığımızda Konyaspor maçında 2-0'dan alınan 3-2'lik ağır mağlubiyet, biraz da bu eksikliğin sonucu. Çünkü takımı yönlendiren, Alex gibi ekstra iş yapan, motive eden oyuncu yok.

 

Şimdi önümüzde Arsenal maçı var. Kamuoyuna bakıyorum, "Ama Arsenal de çok kötü durumda. Kazanma şansımız yüksek" diyorlar. İnşallah öyle olur. Bunu gönülden istiyorum.

 

Ama görünen köy de klavuz istemez ki… Yaratıcı oyuncusu olmayan Fenerbahçe, tarihinde hiçbir dönem "büyük işler" yapamadı. Yalancı galibiyetlerle oyalandı, gitti.

 

Galatasaray ve Konyaspor mağlubiyetleri bu büyük eksikliği gözler önüne serdi. Umarım yönetim bir an evvel, transfer sezonu bitmeden bu büyük eksikliği giderir ve Alex'in kalibresinde bir oyuncuyu getirir, takımın beynine koyar…

 

Bir ekstra paragraf da Salih'e açmak istiyorum. Herkes bu süper yetenekten büyük şeyler bekliyor. Ancak Salih, eğitimsiz her Türk futbolcunun yakalandığı hastalığa; yani şöhret hastalığına yakalanmış. Bir an önce ayaklarını sağlam şekilde yere basmalı, kendine gelmelidir. Yoksa saman alevi gibi bir anda parlayıp, bir anda sönen Türk yıldızlarının arasında kendi adını da görecek. Bana kalırsa yönetim bir an önce Salih'i kiralamalı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.