Olmasaydı olur muyduk?
Erdoğan Erkaymaz
Büyük kurtarıcı, ulusal kahramanımız Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 75. yıl dönümünde ülkemizde ve dünyanın çeşitli ülkelerinde saat 09.05’te hayat 2 dakika durdu. Ülkemizdeki gazeteler Mustafa Kemal Atatürk’ün saygıyla andıkları ilanlar, köşe yazıları yazılırken bir gazete hariç (Akit Gazetesi) “Olmasaydı da olurduk” başlığında tam sayfa ilan yayınladı. Ülke gündemine oturan bu ilan büyük bir kesim tarafından yine düşmanca tavrını ortaya koydu görüşü hakim oldu…
Gerçi bu düşünceye benim kişisel görüşüm “Neyzen Teyfik” çok güzel cevap vermiş, paylaşmak istiyorum. “Ne ararsın tanrı ile aramda” şiirinin son kıtasını birkez daha anımsayalım;
İşgaldeki hali sakın unutma,
Atatürk'e dil uzatma sebepsiz.
Sen anandan yine çıkardın amma,
Baban kimdi bilemezdin şerefsiz…
İslamcı, mütedeyyin, dindar bir kimlikle gazetecilik yapan Akit Gazetesi iman ve ahlak nutukları atarak Deniz Baykal’ın iğrenç belaltı kasetleri izlensin diye link vermesi de akıllardadır. Yine bu gazetenin ülkece tanınan köşe yazarı, kızını Vatikan’da okutmak için İstanbul-Vatikan Konsolosluğu görevlisinden torpil isteği (Yeni mesaj yazarı Muharrem Bayraktar “Akit Gazetesi kime hizmet ediyor?”) başlıklı yazısında yer almıştır.
Bu gazete için “Sol portal” bir durum değerlendirmesi yapmış “Akit gazetesi 80’lerde başlayan 90’larda serpilen ve artık 2000’lerde yerleşik bir aktör olan islami sermayenin bir ürünü olarak karşımıza çıkmaktadır. Muhafazakar bir düşüncenin herkese sataşarak ve yüksek yoğunluklu bir savaş açacak kadar düşük yoğunluğun içeriğine sahip olduğunu kanıtlamaktadır. Bu bağlamda Yeni Akit Gazetesi pespaye bir gazetecilik anlayışının ürünü ve kirli bir siyasetin tezahürü olarak anılacak ve hatırlanacaktır.
Mustafa Kemal Atatürk’ü tabiki herkes sevmek zorunda değildir. Ama bu ulusal bir kahramansa, ülkesinde büyük çoğunluk önem veriyorsa, dünyada takdir ediyorsa, çok değerli tutup sevdiği, saydığı bu ulusal kahramanımızın ölüm yıl dönümünde düşmanca dahi olsa gazetelerde bu tür ilan verme ve saygısızlık hakkı da yoktur düşüncesindeyim. Bunun adı açıkça kışkırtıcılıktır.
“Aslında olmasaydı da olurduk” yazanlar Akit Gazetesi ve Sancaktar Dergisine de biraz haksızlık ediyoruz galiba… Adamlar ne olduklarını açık yüreklilikle söylüyorlar. Oysa açık açık söylemeden iki yüzlülük yapanlar yok mu? Onlar yıllardır Atatürk’le hesaplaşma yapmıyorlar mı?
Akit Gazetesi’ni ve Sancaktar Dergisi’ni açık sözlülüklerinden bir kez daha kutluyorum. Bunlar, Atatürk olmasaydı da olurlardı. Ama biz olmazdık. Çünkü biz; erk sahibine göre evrilen omurgasız canlılardan değiliz. Eminimki onlar Atatürk olmasaydı ve milli mücadele kazanılmasaydı da dedelerinin yaptığı gibi işgal kuvvetlerinin dümen suyuna girerler ve aynı lüks hayatı yeniden yaşarlardı.