Devleti Normalleştirme

Günümüzdeki sancıların giderilmesi için “Devleti Normalleştirme”miz gerekir. Önce 22 Haziran 1993 tarihinde yapılan “Kopenhang Zirvesi’ndeki kriterleri uygulamamız gerekir. Bu kriterlerden öncelikle siyasi olan “Demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hakları ve azınlıklara saygı gösterilmesini ve korumasını garanti eden kurumların varlığı.

Genel olarak; çok partili bir demokratik sistemle yönetiliyor olması, hukukun üstünlüğüne saygı, idam cezasının olmaması, azınlıklarla ilişkin her hangi bir ayrımcılığın bulunmaması, ırk ayrımcılığının olmaması, kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın yasaklanmış olması, Avrupa Konseyi İnsan Hakları sözleşmesinin tüm maddeleri ile çekincesiz kabul edilmiş olması dikkate alınmasıdır. Ancak bu maddeleri kesintisiz olarak da uygulamalıyız.
 

Demokrasi, adalet, kültür, bilim, eğitim, din ve vicdan hürriyeti olmadan; devlet mekanizmasını ve güçlerini özel amaç doğrultusunda kullanarak, şahsi emellere, zenginliğe ulaşmak için kullanarak; yolsuzluğu, hırsızlığı neredeyse meşrulaştırarak, toplumu böler uçuruma sürükleriz. Oysa devlet Normalleşirse, bu söylemleri yaşamayız.
 

Çağdaş demokrasilerde olan her şeye neredeyse yasak getirdiler. Hak ve özgürlükler konusunda başladılar işlemeye; önce kürtaj meselesi, 28 Şubat’ın son izlerini kaldıracak hamle olarak 4+4+4 le sonuç mu? Çocuk işciler, çocuk gelinler… Üç çocuk buyuruğu ve kürtaj yasasıyla kadınımızın bedenini kontrol etme çabası…
 

Bunlara grev yasakları, tüm sosyal hakların özel sermayeye devri ve sosyal devletin yok oluşunu izledik. Gece Saat 22:00’dan sabah 06:00’a kadar alkol satışı yasağı izledi. 1 Mayıs Taksim Mitingi yasağı, Andımız kaldırıldı. Milli bayramlarımız kutlamaları törenlerine engel geldi.
 

Atladığım yasaklar olabilir ama bir yasak varki “İnternet Yasağı”… Yok efendim çocuklarımızı korumak için özel hayatın gizliliği için, özel hayatın gizliliği için, Özgür medya ve özgür basını arayan bir ülke olduk. Son aylardaki; yolsuzluk, hırsızlık iddialarını internet sayesinde duyar olduk. Anadolu insanı çocuklarına verdiği aile terbiyesi neticesinde çocuklarımız kendilerini korur. Özel hayatımız da normal olduğundan bir sıkıntımız olmaz. Yasaklayanların sorunu var gibi.
 

İleri demokrasi söylemlerinin sonucu Türkiye basit bir hukuk devleti olmaktan bile koşar adım uzaklaştı. İfade özgürlüğü baskı altına alındı, kamu harcamaları denetim dışına çıktı. Milyonlarca dolar ihale alanlar hükümet lehine yayın yapacak medya yapısı oluştu. En ilkel demokrasilerde bile vazgeçmedikleri güçler ayrılığı sistemine zarar verildi.
 

Sonuç olarak ülke olarak hak etmediğimiz; hukuksuz, haksızlık, yolsuzluk, denetimsizlik, şeffaflığa karşı olmak, hesap vermemek, biat etmeye çalıştırmak, parlementoyu, yargıyı işlersiz hale getirmek, sivil toplumu yok etmek, farklı görüşleri sindirmek, vatandaşı her nedenden olursa fişlemeler kişiye özel kanun çıkarmaktan varzeçmek gerekir. Devlet Devlet olmalıdır. Kopenang kriterleri söylemleri söylemde değil yaşamda olmalıdır.

Sevgi ile Kalın