Şair Ceketli Çocuk
Erdoğan Erkaymaz
İşte gidiyorum
Bir şey demeden
Arkamı dönmeden
Şikayet etmeden
Hiçbir şey almadan
Hiçbir şey vermeden
Yol ayrılmış, görmeden gidiyorum
Kazım Koyuncu
“Ben bir müzisyenim, ondan sonra biraz Karadenizliyim. Ama hepsinin ötesinde ben bir devrimciyim. Ve gerçekten doğru bildiğim bir şeyi en azından çok zorlanırsam ortaya koymaktan çekinmem.” diyen genç yaşta kaybettiğimiz ve ölümünün 17. yılında bir kez daha özlemle, saygıyla, sevgiyle anıyoruz muhalif Karadeniz evladımızı.
Ne dememişti ki; “Kürdüm dedim (Hadi lan bölücü dediler), Lazım dedim (Hadi lan devşirme dediler), Çerkesim dedim (Hain Ethem’in torunu dediler), Aleviyim dedim (Yezid’in pis soyu dediler), Ezidiyim dedim (Yezid’in pis soyu dediler), Arapım dedim (Pis yobazlar dediler). Ben dedikçe onlar bir şeyler dedi. İnsanım diyecektim ama insanlığa ait her şeyi yok ettiler…”
Müziği ile, duruşuyla Karadeniz’in hırçın ve duygusal çocuğu Kazım Koyuncu; ülkemizin sesi, isyanı, ruhuydu. Ülke sorununu kimselere yaranmadan yüreklice dile getiriyordu. Çernobil’in etkilerini en çok o gündeme taşımıştı ki; kendisi Çernobil kurbanı oldu. Kansere yakalanmıştı. Hastalığını anlatırken bile gülümsüyordu.
Bölgemiz için de “Bence Karadeniz, Türkiye’nin en talihsiz bölgesi, içine en çok fazla edilen bölgesi… Doğasına, bir sürü şeyine… Kültürel yapısı itibariyle, kültürel agresifliği itibariyle, enteresan kişilikleri itibariyle çok özel bir yer” diyordu. Yine hastalığı için Karadenizler arasındaki geyiklerden söylemlerdi. Biz hamsi yedik, mısır ekmeği yedik, bize bir şey olmaz!…” Ama bir gerçekte; mısır ekmek ve hamsi de artık kanser.
33 yaşını hep mücadeleyle geçirdi. “Sahil yolu projesini istemiyoruz. Nükleer Santral istemiyorum…” demiştir. Ve “Şimdiye kadar verdiğim bütün mücadele ve rahatsızlık için kimseden özür dilemiyorum. Ve yaptığım her şeyden de gurur duyuyorum. Bundan sonrada hayatım ve sağlığım nereye giderse gitsin. Daha da gıcık illet, muhalif, deli bir herif olmaya devam edeceğim” demiştir.
Hopalı bir berberin romantik oğlu Kazım Koyuncu, ne sevgisini doya doya bölüşebildi ne de türkülerini… İtaat etmeyi sevmeyen, hak etmediğini kabullenmeyen, güçlülerin iktidarına karşı, ezilenin demir yumruğuydu. Her türden siyasi görüşten insanın sesi, kimseyle kavga etmeyen, söylemleriyle ve eylemleri örtüşen Kuzeyin yıldızı Kazım Koyuncu her tarafıyla insan ve memleket kokuyordu…
Yaptığı Lazca rock müzikle önce Karadenizlilerin, 2000’li yıllardan sonra ülkenin gönlüne taht kuran Kazım Koyuncu çevreci, barışçı, özgürlükçü ve devrimci kişiliğiyle Karadeniz’in demokratik yüzü de olmuştu. 17 yıl önce kaybettiğimiz Karadeniz’in sesini sevgiyle, saygıyla, hasretle anıyoruz…
Kazım Koyuncu kardeşimi hasret ve sevgi ile anıyorum. Ruhu şad olsun .