Yüzümüz Bilimle Aydınlansın!
Erdoğan Erkaymaz
Ben Mardinli bir köy çocuğuyum. Bugün NOBEL aldım, çalışırsanız aşamayacağız engel yok. Atatürk’ün dediği gibi yüzümüz bilimle AYDINLASIN!
Aziz SANCAR
Amerika’nın Kuzey Kaliforniya Üniversitesi’nde çalışan Türk Bilim insanı Aziz Sancar, Nobel Kimya Ödülü’ne layık görüldü. Prof. Dr. Aziz Sancar, Ödülü ABD’li ve İngiliz meslektaşlarıyla paylaştı. 2015 yılı Nobel Kimya Ödülünü İsveç’teki Nobel Komitesi tarafından yapılan açıklamada ‘DNA ile ilgili çalışmaları’ nedeniyle ödüle layık görüldüklerini belirtmişler. Bilim dalında Nobel ödülü onurunu yaşatan Sancar’a teşekkürler.
1969 İstanbul Tıp Fakültesi mezunu olan Sancar, iki yıl Savur’da sağlık ocağında hekimlik yaptıktan sonra Amerika’ya giderek Dallas Texas Üniversitesinde ‘Moleküler Biyoloji ‘ dalında doktora yaptı. Yale Üniversitesi’nde DNA onarımı’ dalında doçentli tezini tamamladı. Daha sonra DNA onarımı, hücre dizimi, kanser tedavisi ve biyolojik saat üzerinde çalışmalar yapıp 415 makale ve 33 kitabı yayınlanmıştır.
Gerçekten çok büyük başarı… 22 Mayıs 2015 tarihinde İsveç Stockholm deki Nobel müzesini yerinde görmüş ve inceleyen biri olarak çok gururlandım. Orhan Pamuk’tan sonra bir bilim insanının ismini taşıyan (Prof. Dr. Aziz Sancar) uçan kartı olacak. Bu toprağın insanına imkan verildiğinde neleri başarabileceğinin göstergesidir. Bir gururda; sonunda Türkiye’nin kendi okullarından yetiştirdiği Nobel ödüllü bir bilim insanımız oldu.
Mardin Savur’dan okuma yazma bilmeyen ancak eğitimin önemini kavrayan 8 çocuklu bir ailenin çocuğun ailesini kutlamak gerekir. Prof. Dr. Aziz Sancar ne kadar şanslı ki o dönemde eğitimin önemini kavramış aileye sahip olması… Hangi şehirde doğduğunuz Türk, Kürt, Arap olması çok mu önemli. Ailesi bu önemli beyinin önünü açmış. İçimi acıtan bu bilim adamların ülkemizde de kalabilmesi, araştırmalar yapabilmeleri, desteklenmeleri, hiçbir siyasi baskı yapmadan özgürce…
Geçmişte çağdaş medeniyetler seviyesini hedef eden, iyi bilim adamları yetiştirmeye ant içen toplumken; dini kötüye kullanıp yozlaşma yolunda hızla ilerleyen bir topluma doğru gidiyoruz. ‘Cünüp asker ölünce şahit olur mu?’ yok efendim ‘Makat su girerse oruç bozulur mu?’ gibi çok önemli konular üzerinde tartışan topluma döndük. İyiki TUBİTAK’a sorulmamış bilim insanımızın bu çalışması ‘Gereksiz bir çalışma’ cevabını alırdı.
13 yıllık iktidarlarında bütün eğitim kurumlarımız, İmam Hatip’e çeviren, okul öncesi kız evlatlarımızın başına türban geçirme mücadelesine giren, Üniversitelerimize Cemaat tarikat bağlantıları ile liyakatsiz adamları dolduran, Ortadoğu daki dinci terör örgütlerine sempatik bakan, sanatı ve sanatçıyı hor gören zihniyetten bilim insanı çıkmasını hayal bile edemezken, ABD’nin kendine sağladığı olanakları kullanarak Nobel ödülü almış bilim insanımızı tebrik etmek bana düşmez, saygılarımı sunmak istiyorum.