KESTANE BALI SİNOP İÇİN NEDEN ÖNEMLİ?
Akademisyen Yazar Refika Zuhal GILIÇ
Zuhal Hoca İle Söyleşiler
Bu hafta Kestane Balı Sinop İçin Neden Önemli?
Kestane balı üretiminde önemli bir potansiyele sahip olan Ayancık ilçemiz açısından da bu gelişme memnuniyetle karşılanırken, Ayancık gazetesi olarak Sinop Kestane balının pazara açılma sürecini Sinop Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kamil Demirci ile konuştuk.
Değerli Hocam merhabalar, sizi daha yakından tanıyabilir miyiz?
Merhaba, hoş geldiniz. Bu fırsatı sunduğunuz için sizlerin şahsında Ayancık Gazetesi’ne şükranlarımı sunuyor, saygıdeğer okuyucuları sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.
İsmim Kamil Demirci, 1966 yılında Sinop’un Gerze ilçesinde doğdum. İlk, orta ve lise öğrenimini aynı ilçede tamamladım. Lisans eğitimini 1984-1989 yılları arasında Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik Bölümü’nde, Yüksek Lisans eğitimini 1989-1992 yılları arasında Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü’nde, 1993-1998 yılları arasında aynı Enstitü’de Doktora eğitimini tamamladım. Kırıkkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü’nde 1999-2003 yılları arasında Yardımcı Doçent olarak çalıştıktan sonra 2003 yılında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sinop Fen Edebiyat Fakültesi’ne Yardımcı Doçent olarak atandım. Sinop Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü’nde 2006 yılında Doçent, 2011 yılında Profesör oldum. 2012 yılından itibaren 14.08.2020 tarihine kadar Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı görevini yürüttüm. 2011 yılında YÖK bursu ile Amerika Birleşik Devletleri Kent State Üniversitesi’nde Visiting Proffesor olarak bulundum. Uluslararası hakemli SCI, SCI-Expanded kapsamında 64 adet, uluslararası hakemli dergilerde 26 adet makalem ve bunlara yapılan 900 atıfım, uluslararası bilimsel toplantılarda sunulmuş tebliğlerim bulunmaktadır. 12.09.2019 tarihinde Sinop Üniversitesi Rektör yardımcılığı görevine getirildim.
SİNATE adıyla markalaşan Sinop Kestane Balı’nın coğrafi işaret sürecini anlatır mısınız?
Sinop’a özgü doğal ürünlerin marka değeri kazanması ve bölgemize ekonomik katkılar sağlaması için Sinop Üniversitesi bünyesinde Doğal Ürünler Uygulama ve Araştırma Merkezi kuruldu. Bu merkezde geçmişi 14. Yüzyıllara dayanan Sinop kestane balının tescil edilmesi için iki yıllık bir çalışma yürütüldü. Çalışmalar sonucunda gördük ki Sinop kestane balı gerçekten bu bölge için en önemli doğal ürünlerin başında geliyor. Bal üretim kapasitesi bakımından da dünyada ikici sırada yer alıyoruz. Neden bu bal dünya pazarına açılmasın ve neden Sinop kestane balı bir dünya markası olmasın diye düşünerek çalışmalara başladık. Çalışmalar kapsamında Sinop yöresinde yetişen kestane balının üretim sürecini ve geçmişini de mercek altına aldık. Gördük ki; Sinop kestane balı bölgedeki diğer bal çeşitlerinden daha kaliteli ve zengin polen değerine sahip. Bizler de bu noktada çalışmalarımızı daha da detaylandırarak bu önemli ürünün Sinop’a mal olması için bilimsel çalışmalar ışığında elde ettiğimiz bulgularla birlikte Türk Patent ve Marka Kurumu’na Coğrafi İşaret Belgesi başvurusunda bulunduk. Türk Patent ve Marka Kurumu da ortaya koyduğumuz bu çalışmaları önemli bularak Sinop kestane balını tescil etti. Böylece Sinop tarihinde ilk kez yöremize ait bir ürün coğrafi işaret belgesi almış oldu. Coğrafi işaret belgesinin alınması, Sinop kestane balını güvenli gıda statüsüne yükselttiği gibi önümüzdeki yıllarda bal üretiminin artmasına da olanak sağlayacaktır.
Peki, bu proje fikri nasıl ortaya çıktı?
Ben hobi olarak bal üretimiyle de uzun yıllardan beri ilgileniyordum. Bu süreçte üzülerek gözlemledim ki piyasada sahte kestane balı satış oranı bir hayli fazla. Her sektörde olduğu gibi maalesef kestane balı sektöründe de hileye başvurularak tüketici mağdur ediliyor. Diğer yandan insanlarımızın hakiki bala olan ilgisi günden güne artsa da doğal balın üretim kapasitesi artan bu talebe göre yetersiz kalıyor. Bizler bu nokta da Sinop kestane balını markalaştırarak sahtelerinden ayrışmasını sağlayacak adımlar attık ve hem balın üretim kapasitesinin artması hem de insanlarımızın hakiki kestane balı tüketmesi noktasında örnek bir çalışma ortaya koyduk. Bu noktada inşallah yakın zamanda Kestane Balı Dolum tesisimizi hayata geçireceğiz. Tesisimizde, üretilen kestane balını laboratuvarlarımızda analizden geçirerek standartlara uygunluğunu ölçeceğiz. Uygun olan balları paketleyip satışa hazır hale getireceğiz. Tesisimize gelen üreticilerimiz burada ballarını güvenli bir şekilde analiz ettirerek SİNATE markasıyla kurumsal bir şekilde satışa sunabilecekler. Tüketicimiz de Sinop Üniversitesi onaylı, doğal ve güvenilir kestane balı yiyebilecek.
Sinop kestane balının saflık derecesi, faydaları ve diğer önemli değerleri nelerdir?
Sinop iline ait kestane balı örneklerinin Karadeniz Bölgesine ait diğer kestane balı ile yapılan çalışmalar dikkate alındığında toplam fenol, antioksidan ve propolin değeri bakımından belirgin bir şekilde yüksek olduğu görülmektedir. Karadeniz Bölgesinin baskın bitki florasından biri olan kestane balının biyoaktif özelliklerinin yüksek olduğu göz önünde bulundurulursa birçok hastalığı tedavi edecek potansiyele sahip olduğu söylenebilir. Diğer taraftan kestane balı propolis, polen, arı ekmeği, arı sürü, arı zehri ve balmumu gibi ürünlerin üretiminde de kullanılmaktadır. Ayrıca antioksidan özelliği de yüksek olan kestane balı, vitamin ve mineral ve proteince de zengindir. Son yıllarda hücre yenileme ve anti kanser özellikleri nedeniyle bilimsel araştırmalarda da kullanılmaktadır. Diğer taraftan ilaç üretiminde de kestane balından faydalanılmaktadır.
SİNATE balı ve markalaşma sürecindeki bir sonraki hedefleriniz nelerdir?
Öncelikli hedefimiz Sinop Kestane Balı dolum tesisini tamamlayarak hizmete açmak. Tesisimiz tamamlandığında Sinop kestane balı üniversitemizin güvencesiyle pazara açılacak. Kestane balımızın pazara açılmasıyla birlikte 5 yıl içerisinde bölgemize 300 Milyon TL’lik katkı sağlayacağını ön görüyoruz. Diğer taraftan Sinop Üniversitesi olarak Yükseköğretim Kurulu’na “Kestane Arıcılığı Ürünleri” alanında ihtisaslaşma başvurusunda bulunduk. Ayrıca önümüzdeki süreçte Sinop kestane balının sağlık açısından belirlenen faydalarının yanında farklı tıbbi faydaları da var mıdır, bilimsel çalışmayla ortaya koyacağız. Tüm bu çalışmalarla birlikte bölgedeki rekabet gücünü artırmak, hem de ekonomik olarak bölge halkımıza yeni kazanç fırsatları sunmayı hedefliyoruz. Elbette tüm bunların yanında artık Sinop’ta üretilen kestane balının standartlaştırılarak kalite güvencesini temin etmemiz ile birlikte bölgede de bu anlamda aynı kalitede ve standartta bal üretiminin önünü açmış olacağız. Bu yönüyle bölgesel rekabet gücü de artmış olacak.
Sayın hocam bu çabalarınız Sinop’ta yeteri kadar destek buluyor mu?
Açıkçası bu konuda yeteri kadar destek görmediğimizi üzülerek ifade etmek istiyorum. Bu çalışmaları yaparken en büyük amacımız Sinop’un ekonomik kalkınmasına katkı sağlamak ve yöremize özgü bu kıymetli ürünü dünya pazarına taşımaktır. Bu sebeple Sinop kestane balının markalaşması ve bölgeye katma değer sağlaması için çok önemli adımlar attık. Coğrafi işaret belgesi aldık. Sinop İli Arı Yetiştiricileri Birliği ile birlikte büyük bir çaba ortaya koyduk. Sinop’taki, Ayancık’taki, Erfelek’teki ve Türkeli’deki bal üreticilerimizle defalarca bir araya geldik. Neler yapabiliriz, bizlerden beklentileriniz neler diye sorduk. Çözüm önerilerimizi paylaştık ve nihayetinde ortak bir zeminde buluştuk. Bugüne kadarki aşamaları kendi imkânlarımızla bir bir aştık. Ancak kestane balı dolum tesisimizin kuruluş aşamasında hala aşamadığımız engeller var. Bu konuda girişimlerimiz maalesef sonuçsuz kalıyor. Bizler açısından oldukça üzücü bir durum. Zira kaybeden Sinop oluyor, kaybeden üreticimiz oluyor. Bu noktada hem Sinop siyasetinin hem de sivil toplum kuruluşlarının desteğine ihtiyacımız var. Kastamonu veya Samsun’da böyle bir girişimde bulunulsaydı emin olun bu projeye bizlerden çok daha fazla sahip çıkarlardı. Hatta geçtiğimiz günlerde Kastamonu’da bir yerel gazete, kestane balını Sinop’a kaptırdık manşetiyle bir haber yayınladı. Kestane balının rekabet gücü bu kadar yüksekken, bizler Sinop’u bu konuda üretim merkezine dönüştürmek istiyoruz. Ancak maalesef beklediğimiz desteği bulamıyoruz.
Son olarak eklemek istediğiniz bir husus var mı?
Sinop kestane balının gelecek yıllarda bölgemizin önemli bir ekonomik değeri olması ve dünya pazarında yer edinmesi için çabalamaya devam edeceğiz. Bu noktada destek ve katkılarını esirgemeyen başta Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Nihat DALGIN olmak üzere, Ayancık, Erfelek ve Türkeli Kaymakamlarımıza, Sinop İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Sayın Şenol Tabak nezdinde tüm birlik üyelerimize, Boyabat İlçe Tarım ve Orman Müdürü Sayın Murat Usta’ya ve emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyor, bana bu imkânı tanıdığınız için sizlere ve Ayancık Gazetesi’ne de bir kez daha teşekkür ediyorum.