200 Direkten Son 1 Tane Kaldı
1930’lu yıllarda Ayancık’ta faaliyet gösteren Kereste Fabrikasına ait teleferik istasyonu tarih oldu.
1930’lu yıllarda Ayancık’ta faaliyet gösteren Kereste Fabrikasına ait teleferik istasyonu tarih oldu. Belçikalıların kurduğu Kereste Fabrikası’nın tomruk taşımak için kullandığı 40 km uzunluğundaki teleferik istasyonuna ait 200 direkten günümüzde sadece bir tanesi sağlam kaldı.
Çangal ormanlarını 12 yıl boyunca Belçikalılar işletmişti. Çangal ormanları ile Ayancık ilçe merkezinde bulunan Kereste Fabrikası arasında tomruk taşıma faaliyetini gerçekleştirmek için o zamanın teknolojisi ile 200 direkten oluşan teleferik istasyonu kurulmuştu.
Konuyla ilgili açıklama yapan fabrika emeklisi Mustafa Yılmaz, Ayancık Kereste Fabrikasının Almanlar ve Belçikalılar tarafından ortaklaşa kurulduğunu ve ilçeye birçok yenilik getirdiğini belirtti. Mustafa Yılmaz, fabrika faaliyetteyken her biri 70 metre yüksekliğinde olan 200 teleferik direğinin ve karadan taşıma amaçlı kurulan ray sisteminin sel felaketi nedeniyle yıkıldığını belirtti. Yılmaz “Teleferik istasyonu ve buharlı tren ray sistemi Ayancık’ta yaşanan sel felaketi ile yok oldu. 1963 sel felaketi olarak adlandıralan bu doğal felaket nedeniyle Ayancık’ta bir tarih yok oldu” dedi.
AVRUPA’YA SEVKİYAT
Mustafa Yılmaz “Belçikalı bir bayan tarafından bulunan buharlı teleferik sistemi fabrikaya kurulmuştu. Bu sistem aynen tren gibi çalışıyordu ve o zamanlar Çangal dağında sadece iki adet buhar makinası bulunuyordu. Bu makinler teleferiğe güç veriyor ve 40 kilometre uzaklıktan ağır tomruklar ilçe merkezinde bulunan fabrikaya ulaştırılıyordu. Fabrikada işlenen tomruklar deniz yolu ile Avrupa’ya sevk ediliyordu.
SADECE 1 TANE KALDI
O günlerde çalışam bu sistem günümüze ulaşabilseydi eğer başta Ayancık olmak üzere ülke turizmine çok büyük katkı sağlardı. Ne yazık ki 200 direkten sadece bir tanesi günümüze ulaşabildi” dedi.
Ayancık kereste fabrikasının kapatılması Ayancık halkı için felaket olmuştur. En büyük istihdam kaybıdır. Ayancığın utancıdır. Ve buna bir utanç daha eklendi. Koskoca ayancıkta halen doğalgaz yok. Bu halkın kanayan yarasıdır doğalgaz. Dere yatakları imara açıldı. Kat kat binalar yapılmasına müsade edildi. Güvendik devletimiz yapmışsa vardır bir bildiği dedik. O binalardan daireler aldık. Kapısına kadar doğalgaz döşenmiş daireler… ohhh dedik anamız babamız bu yaştan sonra rahat etsinler çok çekiler. Üstelikte hastalar.
Birde baktık ki ayancıkta doğalgaz yok bahene ise yetersiz talep. Doğuda üç haneli köye doğalgaz yapılırken talep mi soruldu. Ya da İstanbulluya talep mi soruldu. Hava kirliliğini önlemek için deyip getirdiler kapıya kadar. Alan aldı almayanda bir sene sonra o doğalgaz konforunu yaşayınca aldı. Sözün özü kesere fabrikası ve teleferik sistemi değerlendirilemedi ve doğalgazsız bir Ayancık bu ayıp önce belediyemize sonrada bize yeter…
Yazarımızın kaleme aldığı bu hikayenin bir bolumunu yadamis biri olarak çok duygulandım.ilkokulu ben 1958-63.yillarinda cangal da okudum.babam orman işletmesinde önce hat bakım ustası.sonrada teleferik hattını çalıştıran buharlı makinalarin usta başıydı.1963.te Ayancık bölgesinde yaşanan sel felaketi tren hattinin sonu oldu.hiksye çok uzun anlatmakla bitmez