Ayancık Voleybol Takımı Ve İstiklal Marşı Komutu
Ayancık’ta 19 Mayıs etkinleri çerçevesinde voleybol turnuvası da yapılmıştı. Futbolda yenilmiştik ama voleybolda iddialıydık. Güzel havalarda her öğlen voleybol maçı yaptığımız için oldukça iyi durumdaydık. Lisenin bahçesinde öğretmenler ile bir maç yapacaktık. Her iki takım da beton voleybol sahasında ısınma hareketleri yapıyordu. Okulun bahçesi tıklım tıklım doluydu. Öğrenciler öğretmenlerini desteklemek için sahanın etrafını doldurmuşlardı. Ayakkabılarımı bağlamak için oyun alanının hemen dışına çıkmıştım. Gözüm okulun giriş kapısına takıldı.
Sanırım hademe idi. Elindeki bayrağı bayrak direğindeki ipe bağladı. Cuma günü mesai bitimi olduğu için, bayrağı göndere çekmek üzere idi. Hemen fırladım yanına gittim. Bayrak böyle çekilmez kardeş, dur bakalım. Merdivenler iki-üç basamaktı, en üst basamak zemininde bağırmaya başladım. Arkadaşlar, arkadaşlar. Birkaç bağırışta herkesin dikkatini çekmeyi başarmıştım. Konuşmaya başladım. Bayrak töreni yapmamız lazım, istiklal marşı için rahat, hazır ol. Baktım kıpırdanmalar var. Tekrar rahat, hazır ol. Hademeye çek dedikten sonra hep bir ağızdan İstiklal Marşımızı söyleyerek bayrağımızı göndere çektik. İki gün sonra radarda mevzi komutanının beni çağırdığını söylediler. Ne olabilir diye düşünerek komutanımızın makamına gittim. Komutanımız elimi sıktı ve teşekkür etti. Meğer Cuma günü bayrak töreni yaptırdığım sırada ilçe kaymakamımız da okul bahçesindeymiş. Benim gösterdiğim duyarlılıktan çok mutlu olmuş. Bu durumu da mevzi komutanımıza iletmiş. Komutanım da çok mutlu olmuş. O yüzden beni tebrik etti.
Voleybol turnuvasından sonra Uzun Ahmet kimseye söylemeden oyuncular arasında iyi olanları tespit etmiş. Öğretmenler, ben ve Ayancık’tan da birkaç arkadaş Ahmet Mithat Övet kaptanlığında voleybol takımımızı kurmuş olduk. Sinop’ta maçlar yaptığımızı hatırlıyorum.
Yukarıdaki paragrafta öğretmenler demişim. Şimdi burada iki özel öğretmeni özellikle anmalıyım. Birincisi efendiliği ile her zaman saygı ile andığım Hayrettin Aydın Hocam. Komple bir sporcu, birlikte hem voleybol hem de futbol takımında oynama şansına eriştim. Diğeri de İngilizce öğretmeni Behiç Löklüoğlu. O da sportmen kişiliğinin yanı sıra tam bir dosttur. Ayancık’a geldiğinden kısa bir süre sonra tanıştık ve çok yakın arkadaş olduk. Üstelik Eskişehir’den hemşeri olduğumuz ortaya çıkınca daha da yakınlaştık.
Behiç, eski adını hatırlamıyorum ama şimdiki adı Dr. Azmi Hamzaoğlu olan caddede ikinci katta bir ev kiralamıştı. Sık sık annesi Ülker teyzem ve babası Arslan amcam Ayancık’a gelirdi. Hele hele Berrin ablam da geldi mi ortalık şenlenirdi. Sabahlara kadar oturur eğlenirdik. Ertesi gün hiç uyumadan mesaiye gittiğimi hatırlıyorum. 29 Ekim 1982 tarihinde Gazi Stadında bayram kutlamaları yapılmıştı. Piyade astsubay Ergun Çak izinli olduğundan törenler sırasında radardan bir takım askere ben kumanda etmiştim. Gündüz stadyumda güzel bir tören yürüyüşü ile halkı ve protokolü selamlamıştık. Mevzi komutanımız tören sonrası beni çağırdı. Akşamına fener alayı yapacağız Hizmet Muhafız Kıta askerlerini hazırla dedi. Gündüz töreni sonrası radara çıktığımızda tüm askerlere Eskişehir marşını ezberlettim. Akşam Şadırvandan başlayan Fener Alayı yürüyüşümüz, belediyenin önünden dönüşle stadyum yanından, askeri lojmanlara oradan da sahilden tekrar Şadırvana kadar olacaktı.
Tam Behiç’lerin evinin önüne gelince, komutu verdim.
Marş söylenecek! Eskişehir Marşı. Başla.
Eskişehir Eskişehir
Yalçınkaya zaferi
Kalelerden çok kuvvetli
İçindeki askerleri…
Behiçlerin balkonu o gün yıkılmadıysa, başka zaman hiç yıkılmamıştır.
Süper anılar zevkle okuyorum..eline, emeğine, kalemine sağlık..
Valla kardeşim insanın ilk görev yeri o kadar güzel anılarla dolu ki hiç bir zaman unutmuyorsun dolu dolu yaşamışsınız birde kaleme almışsın o kadar güzel olmuş ki emeğine sağlık kutlarım seni kardeşim👏👏❤️❤️🧿🧿👋👋🙋🏻♂️🙋🏻♂️
O voleybol maçlarını ve Uzun Ahmet arkadaşımızla ayrı takımlarda oynarken tartışmaların şahidiyim. Fener alaylarında kamyonet üzerindeki küçük jeneratör ile elektrik bağlantısını yaparak ışıl ışıl Ayancık sokaklarında dolaşırdı. Bu adamlar böyle güzelliklerimizi bile götürdüler. Hep özlem duyuyoruz…
Adam gibi adam arkadaşım çok öptüm
Cankusum🥰🥰🥰
Unutulmaz günler, gerçek dostluk arkadaşlık.
Ayancık’in o günlerinde yaşamış biri olarak aldığımız, gördüğümüz, uyguladığımız sosyal egitim ve görgümuz bizi Atatürk ilke ve inkilaplarina sosyal demokrat bir insan olma yolunda geliştirdi.
Bir Ayancikli olarak bundan iftihar ediyorum.
Ayancık’in o günlerinde yaşamış biri olarak aldığımız, gördüğümüz, uyguladığımız sosyal egitim ve görgümuz bizi Atatürk ilke ve inkilaplarina sosyal demokrat bir insan olma yolunda geliştirdi.
Bir Ayancikli olarak bundan iftihar ediyorum.
Sevgili devrem seni canı gönülden kutluyorum her anlatdıklarını sanki tekrar yaşıyorum eline koluna yüreğine saglık selam ve sevgiyle çok öpüyorum iyiki varsın
Harikasın abicim. Yazılarını büyük bir keyif ve tebessümle okuyorum. Etrafındakilere söyle, seni ölünce Ayancık’a gömeceğiz. Selamlar sevgiler 🙋♂️❤️❤️
UNUTULMAZ ANILAR.Zaman içerisinde bunların hatırlanıp yazılıyor olması,ne güzel.Yüreğine sağlık,tebrik ediyorum.Mutlaka niceleri vardır,bunları bekliyoruz.Sevgi ve selamlarım ile.
Yazılarınızı devamlı takip edip okumaktayız Hocam. Ne kadar gurur verici bir görevi Ayancık gibi ülkemizin eşsiz güzellikleri olan bir ilçede gerçekleştirmişsiniz. Okul bahçesindeki bayrak töreni ne kadar duygulandırıcı?Bayrağını , Cumhuriyetini çok seven okul hizmetlisi ve genç astsubayın bu olayına seyirci kalmayıp takdir eden mülki amir olarak kaymakam bey in üskomutanına kadar çıkıp duygularını iletmesi . Gerçekten takdire şayan davranışlar.Umarım bu yazıyı okuyan okuyucular şimdilerde bu hareketlerin neden olmadığını , varsa da neden önemsiz görüldüğünü düşünsünler.Kaleminize sağlık Hocam …
Güzel anılar. Güzel insanlar. Güzel memleketim. Teşekkürler…
Merhaba
Komutanım öncelikle ellerinden öpüyorum
Bizim için sizin o günleri bize anlatmanı çok güzel buluyorum teşekkürler
Ayancık zaviye köyünden
Hava Radar Mevzi Komutanlığı Sinop’tan Ayancık’a taşındiktan hemen sonra 1960 yılında ilk görev yerim olan Ayancık Radar Mevzi Komutanlığında radar makinisti olarak görev yaptım. Bu yazınızı okurken duygulandım, Ayancık’lılarla kaynaştığımız dostluklar kurduğumuz anılarım canlandı. Size sağlıklı mutluluk içinde uzun yaşam diliyorum. Sevgi ve saygılarımla Çanakkale’den selamlar.
Süperrr…