Delta parçacığının bilinmeyen yüzü!
Delta parçacığının bilinmedik yeni bir yüzü daha sonunda ortaya çıktı.
Delta parçacığının bilinmedik yeni bir yüzü daha sonunda ortaya çıktı.
Avrupa Nükleer Araştırma Merkezindeki (CERN) Büyük İyon Çarpıştırıcısı Deneyi (ALICE) Grubu Üyesi Doç. Dr. Ayben KarasuUysal, literatürdeki değerinden daha düşük kütleye sahip delta parçacığı keşfetti.
KTO Karatay Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji Bölümü Başkanı Doç. Dr. Ayben Karasu Uysal, yaptığı açıklamada, Büyük İyon Çarpıştırıcısı’nda (LHC) protonların ve kurşun çekirdeklerinin ışık hızına çok yakın hızla çarpıştırıldığını söyledi.
LHC üzerindeki dedektör sistemlerinde çarpışma sonucu oluşan parçacıkların izlenip kaydedildiğini aktaran Uysal, bu çalışmalarda evrenin başlangıcındaki ortamı araştırdıklarını vurguladı.
Uysal, yaşanılan ortamda?proton ve nötronların görüldüğünü belirterek, “Evrenin başlangıcına gittiğinizde hiç bilmediğiniz parçacıklar var. Hiç görmediğimiz ama standart modelin tahmin ettiği parçacıklar var. Eğer onları dedektörlerde görebilirsek o maddenin halini bulmuşuz demektir” dedi.
“Her yeni bilimsel çalışma bizi bir bilinmeyene götürdü”
Artı ve eksi yüklerin yan yana getirildiğinde birbirlerini yok ettiğini anlatan Uysal, şöyle devam etti:
“Çalışma da?bu konunun ölçümleriyle alakalıydı. ‘Madde ve anti madde arasında fark var mıdır, asimetri var mıdır?’? bunu araştırıyorduk. Bizim çalışmamızla fizikte yeni soru alanları ortaya çıktı.?Evrenin başlangıcında madde ve anti maddenin aynı miktarda ölçüldüğünü anladık. Her yeni bilimsel çalışma bizi bir bilinmeyene götürdü. Cevabı bulunan bir sürü şey de var. Yeni bir şey keşfediyoruz, o bizi yeni bir bilinmeyene yönlendiriyor. ALICE deneyinde bizi çok şaşırtan anti alfa çekirdeğini gördük.”
Uysal, anti alfa çekirdeğinin iki proton ve iki nötrondan oluştuğunu ifade ederek, “İçinde 4 parçacığı barındıran ağır bir çekirdek. ALICE grubu olarak tespit edildi. Benim özel olarak incelediğim parçacık ise delta parçacığıydı. Ömrü?en kısa parçacıklardan bir tanesi, yaşam süresi 10 üzeri eksi 24 saniyedir. Bu bize şöyle bir öz güveni verdi, bizim kameramız böyle bir zamanı kaydedebiliyor. Bu parçacığı direkt ekranda göremiyoruz. Bunun için bilimsel teknikler geliştiriyoruz. Bilimsel teknikler sonucu bulgular bu parçacığa ait” diye konuştu.