“Cizre’de yaralı varsa güvenli gölgeye getirin”

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, HDP’li milletvekillerinin Cizre’ye ambulans ulaşmadığı şeklindeki açıklamalarını ve İçişleri Bakanlığı’ndaki açlık grevinin sorulması üzerine şu ifadeleri kullandı: “Cizre’de şu anda acil 112 hizmetleri bizim dünyanın hangi ülkesini getirirseniz getirin o ülke ile yarışabilecek acil sağlık hizmetleri sunan bir ülkeyiz. Asla bu ekibin saygınlığını zedeleyecek bir cümlenin söylenmesine de gönlüm razı olmaz. Güneydoğu’da 4 tane sağlık çalışanımız katledildi, şehit edildi. Biri yaralıya giderken direksiyon başında. Neydi ismi neyse isimi aklıma gelmedi. Ha Şehmus kardeşimiz. Şehmuz kardeşimizle ilgili bu sendika veya HDP’li vekiller bir cümle söylemedi. Yollara hendekler açan, mayın döşeyen…Bizim güvenlik güçlerimiz o sokakta silahıyla niçin var? Karşısında silahlı biri olduğu için var. Bir ülkenin sokağında silahlı birinin o sokağa hakim olmasına rıza göstermek bağımsızlığımız ile bağdaşır mı? TBMM’de bunu savunuyor olmak Meclis yemini ile bağdaşır mı?

Cizre’de güvenli bölgenin sınırını 24 saat ambulanslarımız nöbet bekliyor. O güvenli bölgeye varsa yaralı o güvenli bölgeye getirin. 4 tane şehidim var. 19 tane ambulans, roket ataralar, kurşunla… kullanılmaz hale getirildiyse 29 ekibimiz alıkonulduysa, bunlarla ilgili kamuoyuna bu ambulans ekibini niye kaçırdınız insanlık suçu diye bir açıklama duydunuz mu?

Terörist bile şu anda gelse, biz görevimizi yaparız. Tedavisini yaparız, emniyete, adliyeye teslim ederiz. Bizim görevimiz insanı yaşatmak. İnsanı yaşatmak isteyenin alıkonulması, öldürülmesine ses çıkarmayan anlayışın algı yönetimi yapması… bunu Suruç’ta, Kobani’de de yaptılar. Kobani’deki hadiselerde biz yaklaşık 1800 yaralıya hizmet ettik. Ankara’da olayın olduğu yerde 4 tane ambulans vardı. O sendika, ambulans yok dedi. Sonra 20 ambulansa çıktı. Kan anonsunu yapan sendikanın üyesi sağlıkçı değildi. Provokatördü. Mahkemesi devam ediyor. Bunlar kandan besleniyor.

Bu sabah Cizre’deki başhekimimiz ile ve 112 sorumlumuz ile görüştüm. Cizre’de 112’ye gelen 1693 çağrıdan, 1290’nına hizmet verilmiş. Sen orada teröristi koruyorsan, terörist elinde silahı ile devam ediyorsa, tabiki vatandaşımız mağdur oluyor. Terörist o sokaklardan çıkamadığı sürece mağduriyet olacak. Hep beraber teröristleri sokaklardan çıkaracağız. Cizre’de, ocak ayı içinde bugüne kadar sabah rakamı da dahil hastanemizde 65 normal doğum, 17 sezeryan. Toplam 82 doğum olmuş. Silahın patlamadığı, çatışmanın olamadığı yerlerin dışında sağlık hizmeti sunumuzda hiçbir sorun yok. Silahı susturmada el birliği yapmazsak, karşı taraf diye bir şey olamaz bu teröristtir. Biz Suriye, Irak ile savaşmıyoruz. Tröstlerin bizim sokaklarımızda ilçelerimizde yeri olamaz hükmediyorum diyemez. Hep birlikte tavır koymalıyız. Onları koruyarak insanlık suçu işliyoruz.

Silopi’de bizim aile sağlı merkezimiz işgal ettiler bayrağımızı indirdiler. Peki müdahale etmeyecek miyiz? Bayrağı ne pahasına olursa olsun oraya dikeceğiz. Askerimize, polisimize, milletimize bedeli var. bu bedelin arkasında güçlü duracağız. Bedel ödetenlere karşı da güçlü duracağız. Kimse kalkıp orada şov yapmasın, provokasyon yapmasın. İnsan kanı üzerinden siyaset yapmasın.

5 Şubat’ta Sağlık Bakanlığı olarak 850 yeni ambulansımızın dağıtımını başlatıyoruz. Bölge bölge dağıtacağız. İlkini Mardin’de 5 şubat Cuma günü sayın Başbakanımızın katılımı ile başlayacağız.”

Müezzinoğlu, bölgedeki sağlık çalışanlarından Leyla hanıma telefon bağlantısı ile bağlanarak “Cizre’de yaralıların olduğu mekan ile ilgili bizdeki son bilgiler nedir?” diye sordu. Bölgedeki sağlık çalışanı Leyla hanımın “5 katlı binanın bodrum katındalar. Faysal Sarıyıldız’ı arıyoruz. Yaralı bilgisini almaya çalışıyoruz. Yaralılara ulaşamadığı gerekçesiyle yaralı sayısını net söylemiyor. Yaklaşık 20 yaralı olabileceğini söylüyor. 1 buçuk gündür yaralılarla iletişim halinde olmadığını söylüyor. Faysal Sarıyıldız, yaralıların durumu ağır olduğu için taşıyacak kimse yok çatışmanın durdurulması lazım diyor” şeklinde konuşması üzerine Güvenli bölgede olan ambulans ekibi ile yaralıların olduğu alan arasında 1 kilometrelik mesafe olduğu bilgisini yenileyen Müezzinoğlu, “Farklı bir niyet var burada inşallah bugün yarın niyetin de ne olduğu ortaya çıkar” dedi.

Mültecilerin yoğun olduğu yerlerdeki klora salgını iddialarına ilişkin Müezzinoğlu, “Kolera ile ilgili bu ülkede birileri dedikodu ile algı yönetimi yapmak istiyor. Bir kolera vakası Sağlık Bakanlığı’na gelmeden o sendikaya geldiyse demek ki onlar ayrı bir devlet gibi çalışıyorlar. Ellerindeki verileri neyse bize göndersinler biz de açıklayalım. Ülkenin imajını zedeleyecek algı yönetimlerini yapmak bir marifetse onların kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Tek bir kolera vakası bizde mevcut değil. Ama onlar Suriye’nin sözcülüğünü veya başkalarının sözcülüğünü yapıyorlarsa kamuoyunun da bunu bilmesi lazım” diye konuştu.