Ayancık Kaymakamı Suat Yıldız'ın 29 Ekim Konuşması

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri kapsamında bugün Cumhuriyet Meydanı'nda yapılan törende Ayancık Kaymakamı Suat Yıldız'ın konuşması beğeniyle karşılandı.

29 Ekim'in anlam ve önemini güzel bir şekilde anlatan Kaymakam Suat Yıldız'ın konuşmasını sizlerle paylaşıyoruz.

Garnizon Komutanım, Belediye Başkanım, Değerli Hakim ve Savcılarımız, çalışma arkadaşlarım, Sevgili öğretmen ve öğrenciler, Değerli vatandaşlar;

Cumhuriyetimizin 90. Yılını çoşkuyla kutladığımız bu büyük günde, sizleri saygı ile selamlıyorum. Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu ve ebedi önderimiz M. Kemal Atatürk, Silah arkadaşları, vatan savunmasında tüm varlıkları ile mücadele eden kahraman şehit ve gazilerimizin önlerinde saygı ve minnetle eğiliyorum.

Bu büyük ve anlamlı günde milletimizin uygar dünyada hakettiği yeri almasını sağlayan Cumhuriyete ve onun büyük kurucusu eşsiz önder M. Kemal Atatürk’e, bağımsız ve özgür bir yurda, ülkesini seven ve onu yaşatmayı, korumayı amaç edinen kuşaklara sahip olmanın gururunu yaşıyoruz.

Değerli vatandaşlar, yüzlerce yıldan beri sahip oldukları ekonomik ayrıcalıklarıyla türk yurdunu sömüren emperyalist devletler, onlarla işbirliği halindeki sömürgeci paydaşlarının yardımıyla tüm askeri varlıklarıyla ülkemizi işgal etmişlerdi. Yıllar boyu dünyanın dört bir yanına savaşmaya gönderilerek tüketilen, bitkin, yorgun düşürülen, ulusal refleksleri elinden alınan halkı, şimdi, Türk Yurdu, Türk Milleti kavramlarının etrafında birleştirmek ve ulusal egemenliği için savaşmasını sağlamak gerekiyordu.

Samsun’dan başlayan bu destansı diriliş mucizesi, tarihin en güç işi sömürgeciliğin pencesinden kurtulmayla sonuçlanıyor, Milletimiz ve onun mücadele azminin yüksek tecellisi Türk Ordusu ve onun eşsiz Komutanı Mustafa Kemal Atatürk, emperyalist orduları bir daha buna asla cürret edemeyecekleri şekilde Türk vatanından söküp atıyordu. İşte Türk Kurtuluş Savaşı, milletimizin varolma savaşının adıdır.

Değerli vatandaşlar, şimdi hedef Ulusal Egemenlik ilkesine ve bilimsel düşünce ölçülerine dayalı bir devlet ve toplum yapısı kurmak, bunu yaşatıp korumayı başaracak demokratik Türk bireyini yetiştirmekti. Türk Milletinin özlemlerini, inandığı değerleri, toplumsal dinamiklerini çok iyi bilen yüce önder tam bağımsızlığın, yaşama geçirilmesinin, çağdışılıktan kurtulmanın ancak Cumhuriyet idaresiyle mümkün olacağını görmüş, Türk Milletide tüm bu ülküler çerçevesinde Atasının etrafında kenetlenmiştir. İşte tüm bu nitelikleriyle Cumhuriyet Milletimizin dirilişinin ve yükselişinin, ulusal onurumuzun bayraklaşan simgesidir. Türk Milleti, Cumhuriyetle teba olmaktan çıkmış, yurttaş konumuna yükselmiş, devletin tek ve gerçek sahibi olarak, ulusal eğemenliğin kaynağı durumuna gelmiştir.

Değerli vatandaşlar, Cumhuriyet İdaresi herkesi kucaklamış, tüm yurttaşlara eşit haklar tanımış, temel haklar ve özgürlükler güvence altına alınmış, çağdaş hukuk düzeni kurulmuş, devlet ve toplum yapısındaki çağdışılığa son verecek yapılanmalar hızla hayata geçirilmiştir. Böyle yüksek bilince ulaşan, yurttaş olmanın erdemini yaşayan, uygar dünyanın değerleriyle tanışan Türk çocukları ülkesinin yarınlarını inşaya koyulmuşlar ve tüm dünyayı hayretler içinde bırakan bir dönüşümü gerçekleştirmişlerdir.

Egemenliğin kayıtsız ve koşulsuz milletin olduğu bu yeni yönetim biçimi Türk Milletini güvenli ve sağlam bir gelecek yoluna koyduğu gibi asıl düşüncelerde yarattığı güven itibariyle yeni bir yaşamı milletimize müjdelemişlerdir. Türk Devrimi ve Cumhuriyet yapıldığı dönemle sınırlı kalmayan, sürekliliği olan, yeni kazanımlarla ve ilk günkü bilinçle sürdürmemiz gereken bir çağdaşlaşma atılımıdır. Cumhuriyet Türk Milletinin geçmişidir, bu günüdür, yarınları olmaya devam etmelidir ve edecektir.

Değerli vatandaşlar, Türkiye Cumhuriyetinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün, Atatürk ilke ve inkılaplarının korunup kollanmasında hepimize sorumluluk düşmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Millet Eğemenliğine dayanan, laik demokratik, sosyal bir hukuk devletidir. Bu yapı 90 yıldır toplumsal barışın, huzurun, temel hak ve özgürlüklerin kaynağıdır. Ülkemiz barışını ve huzurunu bozmak isteyenler, kendilerine hedef olarak Türkiye Cumhuriyetini ve onun ülkemize kazandırdıklarını almaktadır. Cumhuriyetimize yönelecek tehditlere karşı millet olarak her zaman hazırlıklı olmalıyız.

Atatürk’ün manevi mirası olan akıl ve bilimle hareket edip onun en büyük eseri ve bağımsızlığımızın teminatı Cumhuriyetimizi koruyacak milli refleksi her zaman canlı tutmalıyız. Kültürel değerlerimizi özenle korumalıyız. Atatürk ilkeleri ve devletimizin değiştirilemez nitelikleri yolumuzu aydınlatmayı sonsuza dek sürdürmelidir. Bu ilkeleri değiştirmeye yönelik hareketlere karşı, kararlılıkla mücadeleyi sürdürmeliyiz. Devletimizin bayrağı, sınırları, dili, eğemenliği ve tam bağımsızlık her türlü tartışmanın uzağında olmalıdır.

Değerli vatandaşlar, milli birlik ve beraberliğimiz geleceğimiz yönünden yaşamsal bir önemdedir. Ülkemizin birlik ve beraberliğini yok etmeye, ülkemiz toplumsal yaşamını ve devletimizin niteliklerini değiştirecek çağdışı bir yönetime sürüklemeye, ülkemiz demokrasisini ortadan kaldırmaya yönelik hareketlere karşı yürüttüğümüz mücadele hiç kimsenin tartışamayacağı ve haklılığını sorgulayamayacağı sebeblere dayanmaktadır. Bu mücadeleyi hiç bırakmadan sürdürmeli ve ayrılık yaratmaya, vatanımızı bölmek isteyenlere fırsat vermemeli, içten ve dıştan gelen yıkıcı, bölücü, gerici akımlara karşı, Atatürk Cumhuriyetini korumalı ve ona sahip çıkmalıyız.

Değerli vatandaşlar, Türk Milleti Cumhuriyet ile çağdaş olmanın gururunu tatmış, bu gurur sayesinde bölgesinin ve dünyanın önemli devletlerinden biri haline gelmiştir. Türkiye cumhuriyeti köklü, büyük güçlü bir devlettir. Sağladığı başarılar yalnız Türk Milleti için değil, bütünüyle uygarlık için parlak bir örnektir. Bizler Cumhuriyetimizi yaşatmaya ant içmiş, ilke ve devrimleri benimsemiş, Cumhuriyet aşığı olan Türk Milleti, ülkemizin en büyük güvencesi olmaya devam edeceğiz. Bu Cumhuriyeti kuran Atatürk ve dava arkadaşlarına, bağımsızlık uğruna büyük bedeller ödeyen milletimize borcumuzdur.

Bugün tüm Türk Milleti Atamıza, biz yalnız yiğitlikte ve savaşçılıkta değil, fikirde ve uygarlıkta da insanlığın şerefiyiz. Belleğimizdeki binlerce ve binlerce yılın anısını taşıyan tarih ve uygarlık safında layık olduğumuz yeri bize gösteriyor. Oraya yürüyüp yükseleceğiz. Bu bizim için hem bir hak, hem bir ödevdir. Bu hedef 90 yıldır değişmedi ve bizler gösterdiğin hedefin değiştirilmesine asla izin vermeyeceğiz.

Gücünü asil kanından alan Türk Milletinin Cumhuriyet Bayramı Kutlu Olsun.

Ne Mutlu Türküm diyene.