Ayancık’tan sevgilerle..

Bu hafta Ayancık’tayım. Özlediğim, sevdiğim evimdeyim. Merhaba!

Her gün evde, işte veya alışverişte farkında olmadan, refleks olarak onlarca hareket yapıyoruz. Bu hareketlerin vücut sağlığımızı ne kadar etkilediği konusunda ise çoğu zaman bir şey olmazcı davranış içindeyiz. Örneğin yere düşen küçük bir cismi yerden almak için bel kaslarımızı kullanmak gibi hareketler, algıda küçük yük gibi görülebilen ama beliniz için büyük yüklenmelere neden olabilen hareketlerdir. Doğru hareket, yerden bir cisim alırken bacak kaslarımızı kullanmaktır.

Çoğu kez bazı hareketleri sıklıkla yanlış yaptığımızın farkında bile olmuyoruz. Örneğin, bulaşık makinesi alt sepetine tabak koyarken kaçımız bir dizimizi yere koyuyoruz? Yoksa tabak koymak veya almak için eğilirken belimizi mi kullanıyoruz? Doğru hareket için bel kaslarımız kullanılmamalıdır.

Marketlerde alışveriş arabalarına bir cisim koyarken vücut sağlığımızı bozacak hata yapıyor olabilir miyiz? Altı üstü bir market arabasına bir ürün koyarken ne hata yapabiliriz? Ürünün arabaya konması esnasında belimizden eğiliyor isek bel omurlarına gelen yükü arttırıyoruz. Dengeli bir yüklenme için bel kaslarını kullanmak yerine bir ayağımızı hafifçe geriye uzatıp yine bacak kaslarımıza yüklenmeliyiz.

Evlerimiz bizim konfor alanlarımızdır. Konfor alanımızda günlük işlerimiz haricinde dinlenmek isteriz. Yumuşak minderli bir koltuğa uzun oturup-yayılıp çay içerken TV seyretmek, gazete okumak  pek de güzel olur.  Peki, böyle bir durumda gerçekten dinleniyor muyuz? Bu esnada vücudumuza zarar verebilir miyiz? İş görürken olsun, dinlenirken olsun, temel prensiplerden biri kan dolaşımına engel olmayacak duruş pozisyonu seçmektir. Uzun oturuş pozisyonunda kan dolaşımına engel olacak kas kasılmaları oluşmakta ve bu ise laktik asit birikimi sonucunda ağrılara neden olabilmektedir. Yani dinlenirken yoruluyoruz! Oturma pozisyonlarında doğru dinlenme şekli, belin desteklendiği oturuş pozisyonudur.

Gün içinde çok uzun süreler oturarak çalışan veya miskinlik nedeniyle uzun süre oturanları bekleyen en önemli problemlerden birinin kardiyovasküler rahatsızlıklar olduğunu kanıtlayan çok sayıda araştırma bulunmaktadır. Hatta bazı araştırmacılara göre sürekli oturur halde olmak sigara içmekle eşdeğer zarara neden olabilmektedir. Bu nedenle gün içinde aktif olunmalıdır. Çalışma ortamı nedeniyle uzun süre oturmak zorundaysanız, örneğin 60 dakikada 15 dakika gibi sürelerle ayağa kalkarak zarar görmeyi minimize etmek mümkündür. Bu küçük yaşamsal uyarılara kulak asmayacaksak, ya da hocanın dediğini yapmayacaksak;  önceki yazılarımda da değindiğim gibi tıp ilerledi: Cerrahlar bize yardımcı olacaktır.

Ne cerrahlara yolumuz düşsün, ne de cerrahların eksikliğini hissedelim.

Sonraki yazı: Ayancık izlenimlerim üzerine…