Bizim İnsanlarımız!
Erdoğan Erkaymaz’ın Kaleminden; Bizim İnsanlarımız…
Müller Ali
(Anam, anam Ali)
Ali ÇELİK
Bir zamanlar sahalarda attıkları goller ve oynadıkları futbolla gönüllerde taht kurdular. Oynadıkları dönemlerde fırtına gibi estiler onlara lakaplar takıldı. Benim bahsetmek istediğim Ayancık’ta bir dönem futbol oynamış güzel insanımız Müller Ali. Ona Anam Anam Ali’de derlermiş. Ayancık Milli Eğitim Müdürlüğü yaptığım dönemde beraber mesai yaptığım can dostum, arkamı yasladığım, Adam gibi adam derlerya işte o adam Ali ÇELİK insan yaşamında onlarca, hatta yüzlerce arkadaş edinebilir, fazla dostunuz yoktur. Onlar bir elin parmakları kadardır. Yine çok sevdiğim bir büyüğüm demişti ve çok kullanırım “En üzücü anında ve çok sevindiğinde yaşadığını paylaşmak istediğin ilk kişi “dost”undur. Bu eş, anne, baba, evlat, arkadaş olabilir.” Ali ağabeyim benim o ölçüde dostumdur. Bir dönem kader birliği yaptığım kişidir. Bazen Çay içi mahallesindeki kahvehanede buluşur sohber eder geçmişi yad ederiz… Ali eşi ve evlatlarıyla sağlıklı mutlu uzun yaşamlar diliyorum sen benim gerçek dostumsun.
Geçmiş tatlar ile gelecek zaman arasında köprü kuran
(Yılmaz ERCAN)
Şekercilik, Osmanlı’nın son yıllarından günümüze kadar uzanan ve dolayısıyla da Türklerle birlikte yaşayan mesleklerden birisidir. Hepimiz biliriz “Akide Şekerini” Osmanlı döneminde padişahların yeniçerilerle anlaşma yaptığı zaman ağız tatlılığı ve dışarıya karşı akid olarak verilen bir tatlıymış. Günümüze de akide şekeri olarak gelmiş. Saray Pastanesi kurucusu Yılmaz ERCAN ağabeyimiz 65 yıldır Ayancık’ta hizmet sunmakta… Yaptığımız kısa konuşmada; “65 yıldır bu işin içindeyim. İlk olarak Fındık şekeri, helva, lokum ve akide şekeri yaparak bu işe başladım. Daha sonra bu mesleğe kurabiyeler, kekler, pastalar, tatlılar eklendi. Tabi yazında dondurma çeşitlerimiz” dedi. Hamurlu sütlü tatlıları taze meyvelerden hazırlanmış pasta çeşitleri, özel günlerde sunulmak üzere tasarlanmış doğum, evlilik ve yılbaşı pastalarıyla, bayram çikolata ve şekerleme çeşitleriyle Cumhuriyet meydanındaki postanesinde misafirlerini bekliyor. Geçmiş tatlar ile gelecek zaman arasında köprü oluşturan Yılmaz ERCAN ağabeyimize ailesi çocukları ve torunlarıyla sağlıklı uzun yıllar dilemek düşer bize…
Yemeklerimizi tatmadıysanız, lezzete doymamışsınız.
(Kasım SARI)
Anlatacağım mekan; yemeklerinden, işletmeciliğinden, hayat dolu işletmecisinin kimliğine kadar kendine has atmosferiyle dikkat çeken bir mekan. Kendinizi evinizde hissetiren cimelsinin hakkını veren Belediye Caddesindeki “Kasım Usta’nın Yeri’nden bahsediyorum. İşletmeci Kasım Sarı 1974 yılından bu yana mesleğin içinde Ayancık’ta hizmet sunmakta… Ustam kaç yıldır bu işin içindesin? Soruma; “Hocam 42 yıldır bu işin içindeyim ve mesleğimi çok seviyorum. Pazardan en iyi mevsim sebzelerini otlarını toplarım. Etimi kendim hazırlarım. Misafirlerim ağız tatlandırmadan çıkamazlar bizim mesleğinde amacı bu değil midir?” diyor. Gürsökü köyü ilköğretim okulunda çalıştığım dönemlerde tanıştığım bu güne kadar geçen süre içinde tanıdığım esnaf olan Kasım Usta, kapıdan girdiğinizde güler yüzle karşılanır, sıcak bir ortamda yemeklerin lezzeti ve tabi ki hasabı öderken fiat-kaite dengesinin tutarlığını göreceksiniz. Kasım Usta son olarak şöyle diyor; “Kasım Usta’nın yerine bu güne kadar gelmediyseniz, yemeklerimizi tatmadıysanız, lezzete doymamışsınız demektir.”