Çanakkale Zaferi Mustafa Kemal’in Doğduğu Yerdir

Cumhuriyetimiz kurulduğundan bu günlere kadar Atatürk ve Cumhuriyet kazanımlarıyla sorunları olanlar her zaman Atatürk hakkında akla mantığa uymayan yüzlerce yalan uydurmuşlardır.

Cumhuriyetimiz kurulduğundan bu günlere kadar Atatürk ve Cumhuriyet kazanımlarıyla sorunları olanlar her zaman Atatürk hakkında akla mantığa uymayan yüzlerce yalan uydurmuşlardır. Resmi tarih yalan söylüyor sloganının arkasına sığınarak yalanlar uydurmuşlardır ki bu yalanları kendileri bile ezberleyemediklerinden her kafadan ayrı bir ses çıkmıştır. Bu konuların başında Atatürk’ün Çanakkale başarısını görmeme gelmektedir.

1. Dünya Savaşı başladığı sırasında Mustafa Kemal Sofya’da “ateşemiliter” olarak görev yapmaktadır. Aktif bir görev istediğinde kendisine, “Sizin için orduda her zaman bir görev vardır. Ancak Sofya Ateşemiliterliğini daha önemli gördüğümüzden sizi orada bırakıyoruz” cevabı verilmiştir. Bu cevap üzerine Aralık 1914’te Enver Paşa’ya şu telgrafı çekmiştir. “Vatanın müdafasına ait faal vazifelerden daha mühim ve yüce bir vazife olamaz. Arkadaşlarım muharebe cephelerinde, ateş hatlarında bulunurken ben Sofya’da ateşe mili terlik yapamam! Eğer birinci sınıf subay olmak liyakatinden mahrumsam, kanaatiniz bu ise lütfen açık söyleyiniz. “Yani savaşa tüm engellemelere rağmen gönüllü olarak katılmıştır.

Sonunda da Ocak 1915’te Esat Paşa komutasındaki 3. Kol orduya bağlı olarak Tekirdağ’da kurulacak 19 Tümen komutanlığına atanmıştır. Esat Paşanın izniyle 27. Alayı emrine aldıktan sonra verdiği unutulmaz emirle “Ben size taaruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve komutanlar kaim olabilir.” Sonrasında Conkbayırı’ndaki müthiş Türk saldırısı karşısında düşman kuvvetler geri çekilmek zorunda kalmıştır. 57. Alayın tamamen şehit olduğu bu muharebede Mustafa Kemal çok önemli başarı elde etmiş orduyu büyük bir yenilgiden kurtarmıştır. Mustafa Kemal 5. Gününde Arıburundaki başarısından dolayı “Gümüş imtiyaz Madalyası” ile ödüllendirilmiştir. 17 Mayıs 1915’te Mustafa Kemal’e Arı burun mharebelerindeki başarılarından dolayı padişah anında “Muhabere Altın Liyakat Madalyası” verilmiş, 23 Mayıs 1915’de ise Alman İmparatoru tarafından “Demir Haç” nişanı verilmiştir. Atatürk’ü hiç sevmeyen Enver Paşa bu madalyaları başarı karşısında saygı duymuştur.

Yine Mustafa Kemal Anafartalar Grup komutanı olduktan sonra tıpkı Arıburnunda olduğu gibi başarılarını tekrarlar. Anafartalar Kahramanı olarak tanınmaya başlanır. Savaş sürerken kendisine iki önemli görev teklif edilir. İlki Temmuz 1915 ortalarında Trablusgarb’a ordu komutanı yetkisiyle “Mirliva” (Tuğgeneral) rütbesiyle gitmek isteği… İkincisi Anafartalar Grup komutanı iken 1915 Ekim ayı başında Irak Ordusu Komutanlığı göre teklif edilir…

Çanakkale Savaşı bizler için ne kadar gurur kaynağı ise, İngilizler için bir hazimet, bir utançtır. İngiliz General Aspinal Oglander itirafında; “Bir tümen komutanının üç ayrı yerde tek başına giriştiği hareketlerle bir savaşın, hatta bir ulusun kaderini değiştirecek yücelikte bir zafer kazandığı tarihte pek enderdir” demiştir.

Mustafa Kemal daha Atatürk olmadan çok önce, Çanakkale Zaferindeki payını onu hiç sevmeyen saray damadı Enver Paşa, hem düşman askerleri, hem de dönemin padişahları ve halk tarafından kendisine teslim edilmiştir. Hiçbir güç, art niyet Çanakkale Savaşından silemez. Çanakkale Zaferi Mustafa Kemal’in doğduğu yerdir. Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, aziz şehitlerimizi, kahraman gazilerimizi saygıyla anıyorum…