Eğitim Bir ülkenin Geleceğinin Güvencesidir
2017-2018 eğitim-öğretim yılı…
2017-2018 eğitim-öğretim yılı 18 milyon öğrenci ile başladı. Öğrencilerimiz için bilimsellikten uzak yeni müfredat ve TEOG kaosuyla başlarken eğitimciler sürgün, soruşturma ve ihraç kaygısı yaşıyor… Düşünen, sorgulayan, hakkını arayan nesiller için bilimsel ve laik eğitim şart.
Cumhurbaşkanının “TEOG’u artık yanlış buluyorum kaldırılması lazım” çıkışından sonra tartışma bu konuda kızıştı. Peki iktidar; “Liselere geçiş sistemini 15 yıldır sürekli değiştirmemişmiydi? 8 yıllık kesintisiz eğitim uygulamasıyla Anadolu liselerin ortaokul kısımları kapatılmış yeni düzenlemeyle öğrenciler, 8. Sınıftan itibaren Anadolu liselerine yerleşmek için; Liselere geçiş Sınavı (LGS) na giriyorlardı. 2004 yılına kadar devam etti. 2004’den sonra Ortaöğretim kurumları seçme ve yerleştirme sınavı (OKS) olarak yeni sistem 6 ve 7. Sınıflarda yıl sonunda merkezi olarak yapılan; Seviye Belirleme Sınavı (SBS) getirildi. 2009’da ise SBS yalnız 8. Sınıf öğrencilerine yapıldı. 2012’de SBS aşamalı olarak kaldırıldı. 2013’te SBS son kez yapıldı. O yıldan itibaren TEOG sistemi getirildi. (Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi) Yani 6. Kez sistem değiştirildi.
Oyla AKP iktidarının bakanları bu sistemler için neler demişlerdi; Hüseyin ÇELİK “OKS kaldırılıp SBS’ye geçerken “Şimdi sonucu değil süreci değerlendiren yeni bir model getiriyoruz.” Nimat ÇUBUKÇU “ Böylece öğrencilerimize sınavda değil ama sınav odaklı bir sistemden aşırı stresi ve kaygıdan uzaklaştırmış olacağız.” Nabi AVCI “Okullara alternatif olarak kurulan kurumlara ihtiyaç duymayacaksınız” TEOG’a kadar gelinen süreçte milyonlarca veli varını yoğunu dershanelere yatırmıştı. Öğrencilerimiz de yarış atı gibi çalıştırılmıştı bu akıl dışı sınav sistemleri yüzüne… Yaşı küçük çocuklarımız için sınav merkezli sistem doğru değildir. Odağında insan, rotasında bilim olan bir metot layıktır çocuklarımıza.
Öğrencilerimize; eşit şekilde her çocuğumuzun eğitim aldığı, Çağdaş gelişmiş ülkeler gibi değerlendirme sistemi uygulanmalı. Çocuklarımızın bilgilerinin, yetenek ve becerilerinin ortaya konulduğu, okulu merkeze olan nesnel ölçme değerlendirme sistemi oluşturulmalıdır.
Eğitimde çağız gereklerine, ülkenin gereksinimlerine göre sistemde değişikliklere gidilebilir. Bunun sağlıklı olması için uzun süreli kapsamlı bir araştırmanın yapılması, uzmanlar ve eğitim alanında yetkin kişilerin oluşturduğu kurallarda değerlendirilmiş olmalıdır. Ben yaptım oldu düşüncesiyle hiç araştırmaya dayanmadan, çağdaş normlardan uzak siyasi düşüncelerine hizmet edecek şekilde projeler olmaz. Hele hele pedagojik kurallardan yoksun (4+4+4) modeli gibi modellerle eğitimimize en büyük ve ciddi tehlikeyi yaşatmış olunur.
Eğitim bir ülkenin geleceğinin güvencesidir. Büyük kurtarıcı Mustafa Kemal Atatürk’ün istikbalimiz için söylemi önemli ilkeyi “Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller” diyerek en yalın şekilde ifade etmiştir. Günümüz çağında; bilimsel temellere dayanan bir müfredatla, sorgulayan, özgür düşünen, teknolojik okur yazarlık ve yabancı dil becerileri gelişmiş gençler yetiştirmeliyiz. Bu öğretim yılında sağlıklı, mutlu, huzur ve başarı dolu geçmesini; tüm öğretmen, öğrenci ve velilerimize hayırlı olmasını diliyorum.
parağraf başlarını unutma sevgili Türkan…