Emeklilerin Durumu Bir İnsanlık Ayıbıdır!
Erdoğan Erkaymaz
Siyaset Kurumu, yapmak zorunda olduğu bir gerçekte, toplum kesimlerinin talep ve beklentilerini gözeterek kurgulamak ve hayat kalitesini geliştirmek olduğu açık bir gerçektir. Bu nedenledir ki; ülkemizin gelişmesi için aktif iş gücü olarak katkı sunan EMEKLİLER’imize sosyal devlet ilkesinin bir gereği olarak mümkün olan en geniş imkanları sağlamak hedefi olmalıdır. Şu anda Türkiye’de 10.4 milyon emeklimiz olup, Çalışma yaşamları boyunca ülkemizin gelişmesine büyük katkı sağlamıştır.
Her 28 Haziran 4 Temmuz tarihlerinde ‘Emeklilik Günü’ olarak kutlanılır. Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonunun Mayıs 2015 verilerine göre açlık sınırı 1.349TL yoksulluk sınırı ise 4 bin 395 TL’dir. Bu verilere göre emeklilerin büyük bir kısmı açlık ve yoksulluk sınırı altında kalıyor. Milyonlarca emekli vatandaşımız insanca yaşayabilmek için başka işler yapmak durumunda kalmaktadır.
Yeni kurulacak hükümette Ak Parti olmamalıdır. Emekliler için… Seçim porobaganda döneminde AKP dışında tüm partilerin vaatlerinde en az dini bayramlarda bir maaş daha ikramiye vereceğini bildirmişti. Yine 13 Yıllık iktidarları döneminde emeklilerin yaşadığı sorun ve sıkıntılarında hiçbir zaman çözüm üretmemişler, söylemlerinde de samimiyetsizdirler. Dönemlerinde emeklileri sefalete sürükleyen kararlar alıp uygulamalara da koymuşlardır.
Oysa sosyal devletin temel görevleri olup tüm yurttaşlara eşit, nitelikli ve parasız verilmesi gereken Eğitim, Sağlık ve Sosyal Güvenlik hizmetleri özelleştirildi. Bir yandan kaymak yok bahanesiyle emekli aylıkları, sahte entlosyon oranları kadar arttırılırken, diğer yandan ise devlet hazinesinden teşvik edilen özel bireysel emeklilik sistemiyle kanu emeklilik sistemi adım adım yok ediliyor. 13 yıldır, elinde bulundurduğu parlemento çoğunluğuna, emeklinin yaşam düzeyinin insanca yaşayacağı seviyeye çıkarılmasını sağlayacak gerçek İNTİBAK YASASI çıkarmamıştır.
Sosyal devlet yerine Tüccar Devlet uygulaması yapan AKP döneminde; zenginler ilave ücret ödeyerek özel hastanelerde sağlık hizmetlerinden faydalanırken, fakirler ve EMEKLİLER üniversite ve devlet hastanelerinde sabahın en erken saatlerinde kuyruğa girdikleri halde, muayene olmadan evlerine dönenler oluyor. Bir de ödedikleri katkı payıyla hastaneye gittiklerine bin pişman olmaktadır. Bunların döneminde çalışanların mezarda emekli olmaları da sağlanarak, emeklileri ölmeden mezara koydular.
Çok zor şartlarda hayatlarını sürdüren emeklilerimize senede yaptıkları iki dilim halinde %6’yı geçmeyen zam, sadaka gibidir. Emeklimiz isyan etse de terbiyeleri ve yaşları nedeniyle kırıp dökmek gibi bir düşünceleri de yoktur. Emekli olmak zaten hayatın sonu demek seğilmidir. Sözün kısası emeklilerin içinde bulunduğu durum tam bir ‘İNSANLIK AYIBIDIR’ bu duygu ve düşüncelerimle emekliler gününü ve haftasını kutluyorum.