İNSANLIĞIN YAŞADIĞI EN KORKUNÇ SOYKIRIM VE SÜRGÜN
Tarihinin en eski dönemlerinden beri yaşadıkları…
Tarihinin en eski dönemlerinden beri yaşadıkları anayurtları Kafkasya’da (Kuzey Kafkasya Haklarının Ortak adıyla Çerkeslerin) yüzyıllar süren onurlu direnişine rağmen, büyük devletlerin ve Çarlık Rusya’nın iğrenç politikaları ve stratejik hedefleri doğrultusunda 21 Mayıs 1864 soykırıma ve anayurtlarından koparılmışlar. 21 Mayıslar, Çerkes halkının yaşama direncinin ifadesidir. Direnişidir, başkaldırışıdır.
Dönemin İngiliz yetkililerinin raporunda; “Halk, tüm imkanları bitinceye kadar, direniyor, mücadele ediyor, savaşıyor, artık çare kalmayınca da, kendine tanınan mühlet için de hiçbir sağlık önlemi almadan, varını yoğunu terk ederek sahile inmek zorunda kalıyor. Daha yola çıkmadan açlık, sefalet, hastalık ve kitle ölümleri başlıyor. ‘BU BİR SOYKIRIMDIR, BİR VAHŞETTİR.” diyor.
Çerkesler “Rusların önünden kaçmış halklar değildir. Tarihte örneği olmayan bir özgürlük savaşı vermiş ve kaybettiği için de ülkelerinden zorla çıkarılmış, sürülmüş bir halktır. Aslında sürgün kavramı da çok zayıf kalır, karşılığı soykırım ve katliamdır. 21 Mayıslar insanlık tarihindeki en büyük trajedilerden birinin anılacağı gündür.”
Tarih kitapları 600 binden 2 milyona kadar insan sürgün edildiğini yazar, hangisi doğrudur. Oda bilinmez, ne önemi olabilir ki!… Bunların kaçı kıyılara ulaşabilmiş, kaçı denizde yitmiş oda bilinmez. Sonuçta Samsun, Trabzon, İstanbul, vorna, Köstence iskelelerine yeni acılarla ve hüzünle ulaştılar. “Karadeniz sahillerinde çerkeslerin ölüm oranları %50 ye yakındır. (PUŞKİN)”
Modern tarihin en büyük kitlesel nüfus hareketlerinden biri olan Çerkez Sürgünü esnasında deniz gibi kan akıtıldı. Gemiye binmek için aç bilaç kıyıda yağmur çamur içinde, ölüm iniltileriyle bekleşenler, yanaşan gemiye üşüşüp taşıma kapasitenin çok üzerinde bindirilmiştir. Gemiler de daha fazla para alabilmek için çok yolcu alıyor. Bu yüzden fazla yol alamadan batan gemiler, Gemilerde hastalık alameti gösteren olursa derhal denize atılanlar…
21 Mayıslarda dünyanın neresinde ve Türkiye’de yaşayan Çerkezler varsa; sürgünün ve soykırımın unutulmadığı, anıldığı, yaşananların acısını hala yüreklerde tazeliğini koruduğu gündür. 21 Mayıslar aynı zamanda vatanından edilen onurlu bir halkın direnişinin, başkaldırışının, dirilişinin adıdır. Yapılan insanlık dışı uygulamaların tüm dünyaya haykırıldığı gündür.
Yazılan çizilene göre 5 milyondan fazla Çerkes kökenli Türkiye vatandaşının bu topraklarda yaşadığını, dolayısıyla da çerkeslerin sorunlarının Türkiye’nin meselesi haline getirmesi gerektiği, dilini, kültürünü kaybetmek üzere olan Çerkeslerin kültürel kazanım çalışmalarında devlet tarafından desteklenmesi gerekir.
Bilinen bir gerçekte Çerkeslerin bu ülkeye Kurtuluş Savaşında yaptıkları ve savaşcılığı…. Geldikleri bu ülkenin dilini dahi bilmezken savaşmaları ve ona vatanları gibi sevmeleri ve Büyük kurtarıcı Mustafa Kemal Atatürk’ün en yakınları ve güvendiği insanlar olmalarıdır. Boşuna takmamıştır Mustafa Kemal Kafkas kalpağını…
Kalemine sağlık 👏🏻👏🏻👏🏻
Büyük Kafkasya Soykırımı’ndan sağ kurtulanların, ata toprağına hasret ölenlerin ama bir o kadar da geldikleri toprağı kendine yurt bilenlerin torunlarıyız..
Kalanlardan, kalanlarız…159. yılı 😢
#21Mayıs1864
#çerkessoykırımı
#unutmadık
#unutmayacağız