Kereste Fabrikasının Tarihsel Süreci
Fabrika ZİNDAN ve ÇANGAL ormanları Tarım Bakanlığı ile 10 Şubat 1926 yapılan 50 yıllık sözleşme ile ‘Türkiye Kibrit Tekeli Türk Anonim Şirketi’ne verilmiştir.
Herkes duymuştur Ayancık Kereste Fabrikasının şöhretini… Kurulduğu yıllarda Avrupa’nın en büyük kereste fabrikalarından olduğunu… Dünyada sayılı fabrikaların arasına girdiğini… Tabi 1900’lü yıllarda!
Geçen haftalarda yazdığım makalemde “Ayancık’ın Tarihi Gün Yüzüne Çıkıyor” başlığını kullanmıştım. İlçemizin tarihi konularının herkes tarafından bilinmesi için attığım bu adımın önemini; ‘buda mı olmuş?, bunu bilmiyorduk’ gibi söylemleri internet sitemizde yapılan yorumlardan anlayabiliriz. Neden mi önemli? Çünkü Ayancık tarihine dair bilinmedik çok şeyin olduğunu düşünüyorum. O günleri görmüş olan ihtiyar dede ve ninelerimiz her ne kadar o günleri görüp bu olayları bilseler ve çevredekilere anlatsalar da “söz uçar, yazı kalır” söylemini yerine getirmek daha doğru olur düşüncesindeyim.
Soma’da yaşanan maden faciası nedeniyle yapmış olduğum araştırmalarımı sizlerle paylaşmayı ertelemiştim. Sözü edilmişken, hayatını kaybeden tüm işçilere Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı dilerim.
Kereste Fabrikasıyla ilgili bilmediğimiz neler var? Bilindik konuların yanı sıra bilinmeyen detay bilgileri size özet geçmek istiyorum. Fabrika ZİNDAN ve ÇANGAL ormanları Tarım Bakanlığı ile 10 Şubat 1926 yapılan 50 yıllık sözleşme ile ‘Türkiye Kibrit Tekeli Türk Anonim Şirketi’ne verilmiştir. Bu sözleşme daha sonra kısa adı ZİNGAL olan (Bu ad ZİNDAN ve ÇANGAL ormanlarından gelmektedir) ‘Zindan ve Çangal Ormanları Türk Anonim Şirket’ne devredilmiştir. Bu devir işleminin ardından Ayancık Kereste Fabrikası Belçikalı işadamı Bay Filipar tarafından kurulmuştur.
FABRİKANIN KAPANMA SÜRECİ
ZİNGAL A.Ş’nin 10 Şubat 1926 tarihli sözleşmeye uymayıp ormanları gelişigüzel kullanması, kesilen ormanların yerine ağaçlandırma çalışmalarını ihmal etmesi ve günde üç vardiya şeklinde normal üretimin 3-4 katı üretim yapacak şekilde fabrikanın çalıştırılamıyla fabrikanın kapanma süreci başladı. Şirketin yaptığı bu umursuzca kesim Ayancık ormanlarını bozmuş ve azaltmaya başlatmıştır. Bu nedenle Bakanlar Kurulu 1926 yılında yapılan sözleşmeyi feshederek fabrikanın işletmesine el konulmuştur. Zingal şirketi, el koyma ve satın alma kararına karşı Danıştay’da dava açmış ve sonuç olarak, hükümetimiz Zingal şirketi ile anlaşarak 27 Ekim 1954 günü anlaşma ile 3.618.587,25 lira karşılığında fabrika tesisleri satın alınmıştır.
ORMAN İŞLETMESİNİN KURULUŞU
Zingal ile yapılan anlaşmaların sonucunda şirkete bağlı ormanlar, Sinop Revir Amirliği’ne bağlı Ayancık Bölge Şefliği’ne geçmiştir. Atılan bu adımdan sonra Ayancık İşletme Müdürlüğü (1945) resmen kurulmuştur.
Zingal şirketinin ormanlarımızı gelişigüzel kullanması sonucunda fabrika tesislerinn satın alınması işleminde geç kalınmış olsa bile bütün ormanlara devlet tarafından el konulduğundan fabrika 27 Nisan 1945’te Ayancık Devlet İşletmesi olarak resmen faaliyete geçmiştir.
Fabrika 1945 yılından 1967 yılına kadar 12 bölge halinde (Akgöl, Çangal, Çangal Örnek, Ciple, Göldağ, İnaltı, Kumluk, Kepez, Kazköy, Handere merkez, Yemişli ve Zindan) faaliyette bulunarak üretim yapmıştır.
FABRİKA 10 YIL ÖNCE ÜRETİM YAPIYORDU
Kereste Fabrikası bu sürecin ardından birçok zorluklarla karşı karşıya kalmıştır. Fabrikanın el değiştirmesi, üretimin durdurulması, iflasın eşiğine gelinmesi… 13.01.1978 tarihli Ayancık Gazetesinde ise fabrikanın enerji sorunu yaşadığı ve kendi jeneratörleri ile elektrik ürettiği belirtilmiştir.
Yaptığım araştırmalar sonucunda topladığım birçok bilginin arasında büyük zararlar veren Kereste Fabrikası en son 10 yıl önce çalışmakta olduğuydu. Fabrikada 10 yıl önce kereste, sunta, parke gibi orman ürünleri üretilmekteydi. Bu yıllardan sonra fabrika üzerine birçok dava açılmış ve ortaklar arasında anlaşmazlıklar çıkmıştır. Hatta şuan bile fabrikanın davalı olduğu bilinmektedir.
Durum böyle olunca fabrika hurdacılara teslim edildi. Yıllardır üretim yapan fabrikanın bütün makinaları hurdacılara satıldı. O günü çok iyi hatırlıyorum. Fabrikaya gittiğimde bir yandan kepçelerle yıkım yapılıyor, diğer yandan hurdacılar para değeri olan bütün makinaları alıyordu. Fabrika tamamen yok edilmeden önce içeri girip bütün çalışma alanını gezmiştim. Kocaman kocaman makinalar. Hemde her yerde! Şimdi ise bomboş!
Yıkılış sürecindeki fotoğrafları önümüzdeki günlerde sizlerle paylaşacağımı duyururken bu haftaki yazımı burada sonlandırıyorum. Önümüzdeki hafta fabrikanın kuruluş alanını, tomruk taşımada kullanılan sandalları ve özelliklerini sizlerle paylaşacağım. Saygı ve sevgi ile…
Kaynak: Ayancık Gazetesi arşivleri, Ayancık Rehberi(1989, Turan Gökmenoğlu), Karadeniz’in Katırları: Çaparlar, Shıppıng ın the empıre of trebızond (1966, Anthony Bryer)