Komşusu Aç İken Tok Yatan Bizden Değildir
İstanbul Fatih’te bir evde 2 si kadın 4 kardeşin ölü bulunması
İstanbul Fatih’te bir evde 2 si kadın 4 kardeşin ölü bulunması; İnsanlığımızı yeniden sorgular hale getirdi… Fatih Malla Gürani Mahallesi, Oğuzhan Caddesindeki bir evde yaşayanlara ulaşılmadığı ihbarı üzerine ortaya çıkan trajedide; Evin kapısının üstünde “Dikkat siyanür var, polisi arayın, içeri girmeyin” notuyla karşılaşan polis ekipleri içeri girdiklerinde evde hareketsiz yatan 4 kardeşin hayatını kaybettiğini belirledi. Alış veriş yaptıkları bakkalın söylemiyle; “Dört kardeş aynı evde yaşıyorlar 4 düde bekardı. Başka kimdeleri yoktu. Maddi sıkıntıları vardı. Kardeşlerden biri müzik öğretmeni, diyeri kuryelik yapıyordu. Diğerleri de evde oturuyorlardı. En son alışverişe geldiğinde “Maaşıma haciz kondu” dedi.”
Bu açıklama “Yoksulluk İntiharı mı?” sorusunu akıllara getirdi. CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel konuyla ilgili meclis konuşmasında; “ İstanbul Fatih’te dört kişi toplu intihar etti. Sırf bu kadarı tüm dünyada hayatı durdurur. İki aydır, birlikte yaşadıkları evin elektriğini ödeyemiyorlar. Ölümlerinden iki saat sonra BEDAŞ denen kurum cenaze evinin elektiriğini kesiyor. O kadar garibanlar ki, ölümleri dünyanın her hangi bir yerinde ülkeyi sarsacakken, bizi kedi yavrusu gibi gidip gömerler diye, kimsenin haberi olmaz diye, kapıya içerde siyanür var, polise haber verin” yazmışlar ki, hiç olmazsa ölümlerinden birileri haberdar olsun. 2019 Türkiye’si, Ey AKP ey TBMM dört kardeş toplu intihar ediyor. Gerekçeleri; yoksulluk, geçinememek, açlık, işsizlik… Üzerine yemin ettiğimiz Anayasa, bu devletin sosyal hukuk devleti olduğu yazıyor. Zenginler daha zengin oluyor. Ama dört kardeş, açlıktan, yoksulluktan intihar ediyor. Bu intihar ülke gündemini sarsmıyor. Bakanın, Cumhurbaşkanının iktidar partisinin gündeminde yok” diyor.
Oysa ülkemizi yönetenler ne diyorlardı “Ülkede yaşayanların “kriz” var söylemlerini hep inkar edip, Türkiye’nin üst gelir düzeyine sahip bir ülke olduğunu iddia ediyorlardı. İntihar eden 4 kardeşden Oya 2 Ekim Cumartesi günü alış-veriş yapmak için gittiği bakkala “maaşımıza haciz koydular” dememişmiydi. Bu kardeşleri tanıyanlar, geçim sıkıntısı ve yoksulluklarına işaret etmemişlermiydi. Belli ki, faturaları ödenemez, bakkaldan alış-veriş yapamaz hale gelmişler. Belliki çaresizlik gırdabıyla onur baskısı arasındaydılar… Yoksulluk ve çaresizliğin sebep olduğu hiçbir intihar değildir. Bunun adı KATLİAMdır. Cinayettir.
Ülkemiz ne halde; Hamaset tellallarının dilinden düşmeyen “Komşusu Aç iken Tok Yatan Bizden Değildir” Açlığın travması intiharlarıyla seslendi dört kardeşin bedeninde! Ne devlet ne de toplum gördü sahipsizliklerini, çaresizliklerini, ödenmemiş faturalarını, haciz konulmuş maaşlarını….
Başka ülkede olsa yer yerinden oynar hesap sorulurdu. Bizdekilerin cevabı hazırdır; “Allah’ın taktiri” yada “Bu işin fıtratında ölüm var” tam bir çürümüşlük.
Victor Hugo’nun “Siz, yardım edilmiş yhoksullar istiyorsunuz… Biz ise, ortadan kaldırılmış yoksulluk…. O yüzden anlaşamıyoruz.” Ülkemde; bir yanda kin kibir, nefret, çatışma, toplumsal kutuplaşma, işsizlik, yasaklar, yoksulluk, intiharlar… Diyer yanda; şatafat, gösteriş, itibar güç gösterisi…. Sosyal devlet, dayanışma, paylaşma ve yardımlaşma yok. Emeği sömüren sermaya, yarattıkları modern köleler… Sonuç= Yoksulluktan, açlıktan canına kıyan ülke oluyoruz.