LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI (EZİLEN BİR HALKIN ÇÖZÜMÜ)
Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı sona erdiren antlaşmadır. Lozan Barış Antlaşmasını (24 Temmuz 1923) İsviçre Lozan kentinde Türkiye’nin yanı sıra; İngiltere, Fransa,İtalya, Japonya, Yunanistan,Belçika,Romanya,Portekiz ve Yugoslavya katılmıştır.Sovyet Rusya ve Bulgaristan ise boğazlar konuşurken katılmıştır. T.B.M.M. ni İsmet Paşa başkanlığında temsil etmiştir.
Lozan sadece bir barış antlaşması değil,aynı zamanda Türkiye ile Batı devletlerin siyasi, hukuki, iktisadi ve sosyal ilişkileri yeni baştan düzenlenmesine bağımsız yaşama hakkı tanımak istemeyen düşmanlarına savaştan sonra barış hakkının kabul ettirmesinin belgesidir.
Lozan’da Türk delegasyonu; Ulussal haklarını savunulmasında yüksek nitelikli bilinç ve direnç gösteren, oraya neden geldiğini, neyi nasıl elde edeceğini biliyordu. Şaşkına dönen batının İngiliz Delegeler kurulundan William Tyrreli şöyle söylüyor; ’’ İki çeşit Türk biliyorduk; Biri Eski Türk ki öldü. Biride Jön Türk ki artık oda yok oldu. Şimdi onlardan çok başka bir Türk tipi görüyoruz. Lozan Tarihçi Nobert Van Bichoff’un tanımıyla ‘’Türklerin silahla kazandığı zaferi,uluslar arası hukukun kütüğüne geçmesiydi.
Lozan antlaşmasının sonucunda ; Osmanlı Devletinin sona erdiği resmen kabul edilirken yeni Türk Devleti Uluslar arası alanda tanınmıştır. Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın askeri zaferi böylece,siyasi bir başarı haline gelmiştir. Misak-i Milli büyük ölçüde gerçekleşmiştir. Birinci Dünya Savaşı sonrasında imzalanan en son antlaşmadır. Yapılacak İnkılaplar için zemin hazırlamıştır.
Tamamen yok olmaktan karşı karşıya gelmiş ve kendisine bir karış toprağa dahi çok görüldüğü, tamamen istila ve yok edilmek tüm varlığı sömürülemek istenen bir millet haline düşmüşken;Lozan gibi Uluslar arası bir mecrada kurtarabildiğimiz tüm sınırlamalarımızı ve haklarımızı elimize aldığımızı, tarih sahnesinden silinmek istenirken Lozan devletimizi zorunlu olarak resmen kabul ettirmişizdir.
Ülkeler kendi kurucu belgelerine çok büyük önem veriler. ABD’nin ‘’Bağımsızlık bildirgesi’’. Fransızların ‘’İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi’’, İngilizlerin ‘’Manga Cartası’’ neyse ülkemiz içinde Lozan öyledir. Ne yazık ki Lozan’ı tartışıyor ve ‘’Zafer mi , Hizmet mi? İkilemine sürükleniyoruz…
Cepheden, Lozan’ı yazanları, diplomatik savaşlarını bilmek için Lozan mutlaka okunması, dersler çıkarılması gerekir.
Erdoğan ERKAYMAZ