Milli mücadelenin 100. yılı

Milli Mücadele dönemi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basmasıyla başlayan ve 29 Ekim 1923’te cumhuriyetin kuruluşuna kadar süren dönemin genel adıdır. Milli Mücadele dönemi Mustafa Kemal başta olmak üzere Kahraman milletimizin büyük Zorluklara rağmen topraklarına nasıl sahip çıktığı dönemdir. 19 Mayıs 1919’un illeti misin Mustafakemalpaşa önderliğinde tarih sahnesine çıkışının destanıdır.
Bir dünya paylaşım Savaşı sonucunda Osmanlı İmparatorluğu yenilmiş, yurdumuz işgal altına alınmıştır. Bütün ordumuz terhis edilmiştir, silahlarımız toplanmış bütün haberleşme kaynaklarımız düşmanlar tarafından el konulmuştur. Bütün umutların tükendiği bu dönemde Mustafa Kemal Paşa çıkmış özgürlük ve bağımsızlık ateşini yakmıştır. Topraklarımıza Fransızlar, İtalyanlar, İngilizler ve yunanlar paylaşmaya başlamışlar. Anadolu’ya geçmek isteyen Mustafa Kemal Paşa ve 18 arkadaşları 16 Mayıs günü “Bandırma” aklı vapurla Samsun’a doğru yola çıkarlar, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a varırlar.
Mustafa Kemal Bir hafta boyunca Samsun’da “Mıntıka Plas’ta kaldı. 25 Mayısta Samsun’dan Havza’ya geçti. Orada 17 gün kaldı Burada milli İstiklal hareketinin fiziksel altyapısını oluşturdu Havza’dan 12 Haziran günü Amasya’ya geçti. Amasya’da 21 Haziran günü Saraydüzü Kışla binasında ilk milli toplantısını düzenledi. 21 Haziran günü başlayan görüşmeler 22 Haziran sabahına kadar devam etti.

Toplantıda alınan kararlar yurdun dört bir yanına gönderilen Amasya tamimi (Genelgesi) ile duyuruldu. Amasya Tamimi; “Tam bağımsız ve ulusal egemenliğe dayanan yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini oluşturan ilk belgeydi.

Bölgesel müdafaa cemiyetlerinin katılımlarıyla 23 Temmuz 7 Ağustos 1919’da ileri arasında Erzurum’da toplanan “Bölgesel Nitelikli” kongrede ilk defa geçici hükümetin kurulacağı ndan bahsedilir ve başkanlığını Mustafa Kemal’in yaptığı 9 kişilik bir temsil heyetinin oluşturulması ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasına karar görevlerine devam eden temsili Heyeti çalışmalarını bir hükümet gibi sürdürmüştür. 10 temmuzda başlayacak kongreye bazı delegelerin gelmemesi sebebiyle 23 Temmuz’da başlamış Trabzon, Erzurum, Sivas, Bitlis ve Van’dan gelen 62 delegenin katılımı ile yapılmış alınan kararların içinde en önemlisi “manda ve hikaye kabul edilemezdir.” Erzurum Kongresi’nin bir diğer önemi de Batı Anadolu’da Yunan kuvvetlerine karşı zor bir mücadele içinde olan Kuvayi milliyeye büyük moral vermesi olmuştur.

Amasya Genelgesi ve Erzurum Kongresi’nde olduğu gibi Fransız tehdidine ve tüm engellemelere rağmen Sivas Kongresi 4 Eylül 1919’da başlamış ve 11 Eylül’de sona ermiş kongre başkanlığını Mustafa Kemal Paşa yapmıştır Sivas Kongresi’nde alınan kararlar daha önce gerçekleşen Erzurum Kongresi kararlarını genişleterek tüm ulusu kaplar bir nitelik kazandırmış Yeni bir Türk devletinin kuruluşuna temel olmuştur. Kongre aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi’nin ilk kurultayı olarak kabul edilmektedir. Bu kongrede ulusal dava için mücadele eden cemiyetler birleştirildi gibi sivil ve askeri makamlarda ulusal mücadele cephesine katılmış olur.

16 Mayıs 1919’da Bandırma Vapuru ile başlayan ” Milli Mücadele” 19 Mayıs 1919’da Samsun’da yakılan İstiklal meşalesi Amasya Sivas ve Erzurum dan geçerek Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi açılışı ile Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşları “Esareti kabul etmeyen hürriyetten vazgeçmeyen milletimizle” ulusal Kurtuluş Savaşı’mızın sonunda zaferi ulaşmıştır. Bu yıl 100 yılını kutladığımız bu zafer için başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını bağımsızlığımızı Türkiye Cumhuriyeti devletimizi kazandıran tüm Kahramanlar a, şehitlerimize Gazilerimize sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Milli mücadelemizin 100. Yılı kutlu olsun.