NKP

    7 Ocak Salı günü saat:15.30 sularında Doğuş Gazetesi’ne haftalık yazımı verdim çıkarken Eğitimci arkadaşım Ercüment SARISOY ‘Perşembe günü akşamı saat 19’da Ayancık Eğitim-Sen Lokali’nde NKP’li arkadaşlar gelicek bir görüşmemiz olucak zamanın olursa gelirmisin’ söylemine elbette zaman ayırıp yine orada olurum, olmak istiyorum dedim ve ayrıldım. Bu haftaki yazımda da NKP’den ve mücadelelerinden bahsetmek istiyorum.
    NKP (Nükleer Karşıt Platformu) ; Ülkemizin ve Dünyanın neresinde olursa olsun Nükleer Enerji Üretimine ve Nükleer Silahlara karşı çalışmalar yürüten kurum, kuruluş ve kişilerden oluşan bir buluşma zeminidir. Amaçları; Nükleer Santraller konusunda kamu oyunu doğru ve zamanında bilgilendirmek, Nükleer yanlılarının yaydığı yanlı ve yanlış bilgiler konusunda uyarılarda bulunmak, santraller konusunda toplumsal bilinç ve refleks yaratmak, nükleer karşıtı hukuki süreçleri işletmektir.
    Elektirik mühendisleri odası başkanı Cengiz GÖLDAŞ Sinop’taki mücadele için verdiği desteğini biliyor ve bir söylemini paylaşmak istiyorum. ‘Biz bilim insanlarının üniversitelerin dünyadaki enerji otoriterilerini yaklaşımlarını referans alıyoruz. Tüp gazla nükleer santrali karşılaştırmıyoruz. Otoyollarla yada enerji nakil hatlarıyla nükleer santralleri karşılaştırmıyoruz. Güneşin, rüzgarın, Jeotermali, yenilenebilir enerji kaynaklarının aktif bir şekilde üretime dahil edildiği koşullarda nükleer santrallere ihtiyaç olmadığını bilince çıkarmaya çalışıyoruz. Uzun solulu mücadele veriyorsunuz. Hepinize kolay gelsin. Hepimize kolay gelsin’ diyor.
    Özellikle iktidarın yanlış enerji politikaları ülkemizi felakete sürüklemektedir. AKP Hükümeti elektrik üretimi için pahalı, kirli ve tehlikeli nükleer enerji santralleri sevdasından vazgeçmemesi ve özellikle Sinop’umuza nükleer santrali kurmak için Japonya ile anlaşma çalışmaları bizleri ciddi bir tehlike ile karşı karşıya bırakmaktadır.
    En son nükleer santral tehlikesi yaşayan Japonya; 11 Mart 2011 de deprem sonrası oluşan Tusunami sonucu ‘Daiçi Nükleer Santrali’nden radyosyon sızıntısı sonucu 100 binden fazla kişi bölgeden tahliye edilmiştir. Uzmanlar Fukuşima’nın halen afetlere karşı savunması olduğunu belirtiyor. Bizde Ülke olarak Japonya’ya santral yaptırıyoruz. Dönemin Japonya Başbakanı olan ve bütün bu zararları Japonya halkına yaşattığı için görevinden istifa eden (Naoto Kon) sanırım mevkidaşlarınıda ders vermiştir.
    Fukuşima sonrası birçok ülkede nükleer santral karşıtı eylemler sonuç vermiş, Alman hükümeti 2022’ye kadar tüm Nükleer Santrallerini kapatacağını duyurmuş, Alman şirketi SİEMENS ne almanyada nede başka bir yerde nükleer santral inşa etmeyeceğini açıklamıştır. İtalya’da yapılan referandumda %90’ından fazlası ‘Nükleere HAYIR demiş’ İsviçre Fikuşima’dan sonra 5 reaktörünü kapattı 2034’e kadarda kademe olarak diğerlerine kapatma kararı almıştır.
    Sinop ince burunda yapılması planlanan nükleer santral için 29 Ekim 2013 te Başbakan Erdoğan Japonya Başbakanı Shinzo Abe arasında ön anlaşma imzalanmıştır. Japonya Meclisi’nde ‘Nükleer ihraç anlaşmaları’ nedeniyle karıştı. Türk Başbakanı Japonya gezisi öncesi anlaşma beklenirken Haziran 2014 e ertelendi bu proje yaklaşık 22 milyar ABD Dolarına mal olması, Dünyanın en pahalı enerjisini üreteceği gerçeğinide paylaşmak istiyorum.