SURUÇ KATLİAMI
Erdoğan Erkaymaz
Şanlıurfa’nın SURUÇ ilçesinde, Kobani’nin yeniden inşaası için toplanan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu üyelerinin basın açıklaması sırasında 20 Temmuz 2015 Pazartesi günü saat: 11.50’de büyük bir patlama meydana geldi. Canlı bombanın kendini infilak ettirmesiyle meydana gelen patlamada 31 ölü 100’den fazla yaralanma olmuştur. Patlama ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu olayla ilgili yaptığı açıklamada ‘İlk bulgular DEAŞ’ı (İŞİD) ve canlı bombayı inşaat ediyor.’ dedi.
Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu’nun çağrısıyla bir araya gelen bu gençler ‘Kobani’yi Beraber savunduk, Beraber İnşa Ediyoruz’ kanpanyasıyla 19-24 Temmuz tarihleri arasında toplu ziyaret yapacaktılar. Ne diyorlardı; ‘Bizler Kobani’nin özgürlük, eşitlik, kadın devrimi ve gençlik iradesini düşünüyoruz. Kobani'nin yalnız olmadığını yanında olduğumuzu göstereceğiz.’ Diyorlardı. Bir aydan fazla açılan stantlarda yürütülen yoğun faliyetler sonrası; yardım malzemeleri, oyuncaklar, çocuklar için resim malzemeleri toplayıp paket lemişlerdi.
Neler yapacaklardı? Şehrin yıkıntılarının temizlenmesi yardımı ve inşaatlarda çalışmayı planlamışlardı. ‘Koniya Kurda Tepesi’ne 500 fidanlık hatıra ormanı için çalışacaklardı. Kobani’de Kültür-Sanat Merkezi’ne kütühane kuracaklardı. Kobani’de kreş olarak kullanılan binanın bahçesine park inşa edeceklerdi. Sağlıkçılar hastahane ve çadırlar da çalışıp, yetkinliği bulunanlar sağlık taramalarına katılacaklardı. BEKSAV Kobani'li çocuklara hediye etmek üzere müzik aletleri toplamıştı. Akşamları halkla birlikte konserler ve flim gösterimleri yapılacaktı.
Şimdi eyri oturup doğru konuşmalı… Son yıllardaki dış politikalar sonucu bırakın dost olmayı, oturup görüşme yapabileceğimiz tek ülke kalmadı. Bugün terör örgütü diyebildikleri örgütlerle anlaşma sağlanacağı sanılıp sözde diploması yaptılar. ‘Kimse gücümüzü test etmesin’ palavrasıyla zaman kazanmaya çalıştılar. Tüm dünya ülkemizi terör örgütlerinin destekleyicisi bir ülke olarak görüyor. Din adına yapılıyor görüntüsüyle selefliği, vahabiliği, yalanı, sirk koşmayı insanlara dayatılması kutsal dinimizede zarar vermektedir. Diyarbakır’da seçimden bir gün önce HDP mitingine bomba patlatan. 11 Mayıs 2013’te Reyhanlı’daki korkunç saldırıyı yapanları engelleyemeyenler hangi hükümet ve yöneticiler…
Suruç’ta; Akılla, fikirle, düşünceyle işi olan gençleri bombalarla yok ettiler. Cem YILMAZ’ın söylemiyle; ‘İnsan olan yapmaz diye bildiğimiz herşey, bizi yalancı çıkarıyor. ‘Acı acıdır. Acının, ölümün, katliamın dili, dini, rengi, mezheb i olmaz. Bu fıtrat, kader değildir. Bu kederdir acıdır. Gencecik çocuklarımıza kıydılar. Bunu yapanlar bu tezgahın içinde olanlar bilmelidir ki; Bu toprağın çocukları, artık savaş ve nefret diliyle birbirine düşürmeye çalışan her görüşten şöven zihniyete dur diyecektir. Artık ölümler olmasın…
Gazeteci yazar Ezgi BAŞARAN’ın Radikal’deki ‘Suruç’taki o bahçenin gençleri size bir şey söyledi’ başlıklı yazısındaki son bölümle sonlamak istiyorum. ‘Çantalarına boya kalemi ve oyuncak koyup Kobani’yi inşa etmeye giden gençlerin HAYALİNDEKİ DÜNYAYA YAKLAŞMA YADA HEPTEN YOK OLMA MESELESİDİR: Suruç’taki o bahçede toplanmış gençlerin iyi yüreklerine saygı, ruhlarına huzur testidir.’