Dolar 34,7401
Euro 36,5750
Altın 2.957,37
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Sinop 12°C
Açık
Sinop
12°C
Açık
Sal 13°C
Çar 13°C
Per 13°C
Cum 14°C

TARIM ARAZİLERİ EN FAZLA AZALAN İL SİNOP

8 Haziran 2021 18:13

Üreticiler ve tüketiciler…

Çiftçileri; mazot, gübre ve ilaç fiyatlarıyla başa çıkamadıkları için çözümü tarlalarını satmakta buluyor. Çocukluğumda okullarda bana Türkiye’nin tarımda kendi kendine yeten bir ülke olduğunu öğrettiler. Konya ovası buğday ambarı, Çukurova pamuk deposu olarak söylendi… kendi pirinci, mercimeği, fındığı ve tütünümüzü ürettiğimiz öğretildi. 1979 yılında öğretmen oldum, öğretmenliğimde bende öğrencilerime bu ve buna benzer bilgileri öğrettim. Şimdi buğdayı dışarıdan alıyoruz. Tohum pazarının yüzde 70 i yabancı şirketlerin kontrolünde. Tarımla uğraşalar zorunlu masrafları karşılayamadıklarından ekip biçmeden vazgeçip tarımla uğraşmadan vazgeçmekte. Konuyla ilgili rakamlar ise 10 yılda 1 milyon çiftçinin tarımı bırakıp kente göçtüğü yazılmakta.

Bu yazıyı kaleme almada gerekçe Sinop Vitrin Haber’de ki “Tarım Arazileri en fazla azalan il Sinop oldu başlık yazı. Habere göre; Türkiye’de son 15 yılda tarım arazileri, yüzde 12.1 oranında azaldı… 233 milyon 800 bin hektara geriledi. Tarım arazisi en fazla azalan il yüzde 34.3 oranla Sinop oldu. Kaynak neresi mi? Türkiye İstatikler Kurumu (TÜİK) 2017 yılı sonu raporu. Bu raporla ilgili açıklama yapanlar; “Tarım arazileri tarım dışında hiçbir vasıfla ve işte kullanılmamalı ve bunların ivedi bir şekilde sulamaya açılarak ülke ekonomisine katkıda bulunması gerekiyor.” Diyor.

Türk tarımı uzun yıllar krizin dibine vurmuş durumda. Neoliberal politikalarla piyasanın yıkıcı gücüne teslim edilen, üretim kapasitesi kırılan ve üretici gücü kır emekçisi köylülerimizi iflas noktasına getiren tarım, ülkemizi besleme özelliğini de çoktan yitirmiş durumda. Kendi ürettiği besinle kendini besleyen ülke değiliz.

Üreticiler ve tüketiciler de iktidarı eleştirmenin korkusu içindeler. Oysa üretici ve tüketiciler el birliği, güç birliği, akıl birliği yaparak çok geçmeden tarımımızı tasfiye eden hareketi savuşturmalıdırlar.

Hayvancılıkta çok değil 30 yıl evvel kendine yeten hem de komşu ülkelere canlı hayvan ve lop et ihraç eden ülkemiz, iktidar sayesinde ithalatçı, hem de en pahalı kırmızı etin satın alındığı ülke olduk. Ülkemizin mega varlığı 1960larda 28.7 milyon hektar alan iken, bugün 14.6 milyon hektar düzeyine inmiştir. Son beş yılda 4 milyon dolar para ödenmiş. Konya kadar ilke olan Bosna Hersek’ten et ithalatı yapmaktayız. Türkiye’yi besleyen çiftçimizi iflas ettirdiler.

Dünya da tarım alanlarının değerinin gelişmiş ülkeler tarafından iyi bilindiği sanayileşmiş olan bu ülkelerin tarımı da ihmal etmediğini ve tarımda en ileri ülkeler içinde yer aldıklarını biliyoruz. Dünya ticaret örgütünün raporuna göre 41 ülkenin başka ülkelerde toprak kiraladığını veya satın aldığını, 62 ülkenin ise topraklarını ikinci bir ülkeye kiraya verdiğini veya sattığını bildirdi. İngiltere’nin Afrika’da kiraladığı veya satın aldığı tarım alanlarının toplamının İsrail’in 25 katına yaklaştığı yazmakta… Afrika başta olmak üzere çeşitli ülkelerin 227 milyon hektarlık tarım alanları zengin Ülkerlin elene geçmiş durumda.

İktidar tarımda üretimi değil, üreticiyi değil, gıda tekellerini, aracıyı, komisyoncuyu destekledi, onların sınırsız karlar elde etmesini esas alan ekonomik politikalarda izledi. Tarla fiyatıyla tüketicinin aldığı fiyatlar kat kat farklı çıktı. Ez cümle AB bütçesinin yüzde 45 ini tarımsal desteklerle ayırırken, bizde bu oranı 2.5 geçmemektedir. Tarıma gereken önem verilmeli sektör canlandırılmalı, tarım eğitimi almış istihdam konusunda elverişli ortam sağlanmalıdır. Yapılan tarım ithalatlarının eğitimli gençlerimizin istihdam sahalarını yok ettiğinin ve gençlerimizi işsizliğe mahkûm ettiğinin bilincine varılmalı.

ETİKETLER:
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.