Toki ve Suriye’liler
Ama Türkiye’yi paylaşmayız……
Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ)nin hayata geçirdiği projelere, dar ve orta gelirli ailelerin başvurmalarını değerlendirirken, Cumhurbaşkanının açıklamaları ardından Suriyeli mültecileri baş Toki konutlarına yerleştirme fikri tartışmalara yol açtı. Toki kaynaklarına göre talep toplama ve kurallı satışlar aracılığıyla 10 bine yakın konut için başvuru alınmış (Dar gelirli Orta gelirli, emekliler, şehit aileleri, gaziler ile dul ve yetimleri için)
Hürriyet gazetesine Toki başkanının “Henüz bize verilmiş bir görev yok. Ancak TOKİ’nin elindeki konutlardan, seçilen Suriyelilere bedeli karşılığında konut verilebilir” demiş. Devamında; Ahıskalılara verildiği gibi Suriyeli’lere de borçlandırma suretiyle elimizdeki konutlardan verilebilir. Bedeli neyse o fiyattan uzun vadeli ödemeli koşullar hazırlanarak verilebilir. Çünkü TOKİ kar amacı gütmeyen maliyeti üzerinden konut satmakta. Yani kimseye bedava konut verilmeyecek.”
Bu tartışmaya İzmir, Romanlar Derneği başkanı konuyla ilgili “Biz 7 yıldır konut bekliyoruz. Önce bize verdiğiniz sözü tutun; bazı yerlerde ihtiyaca cevap vermeyen girişimler oldu. Lalapaşa’da Romanlara verilmesi gereken konutlar Roman olmayanlara verildi. Bu politika doğru değil. Öncelikli asli vatandaşlar olmalı. Önce Roman yurttaşları yada ekonomik sıkıntıda olanları gör, onların barınma sorunlarını çöz, sonra Suriye’lilerin sorunlarını çöz.”
Siyasilerde konuyla ilgili söylemlerinde CHP’li Fikri SAĞLAR” ülkede 3 milyon Suriyeli olduğu söylenmektedir. Kesin rakamı devletin yetkilileride bilmemektedir. Suriye’den adam geliyor, Cumhurbaşkanı sayesinde beni sömürüyor, Türkiye vatandaşlarını sömürüyor.” MHP grup başkan vekili Erkan AKÇAY “ Suriyelilere vatandaşlık verilmesi demografik yapıyı bozacak, sosyal, siyasal bir çok sorun ithal edecek durumdur. TOKİ evleri verilmesi de ayrıca bir garabettir.” Demişlerdir.
Şimdi akıllara gelmiyor mu; Bu güne kadar şehit düşenlerin analarına, eşlerine TOKİ’nin bir daire verilmesi düşünülmedi de Suriye’liler düşünülüyor. Elbette bu imkanları (misafirlerimiz) Apartman bodrumlarında, çadırlarda, kamplarda barındırmak yerine insanın konut ihtiyacı kalitesinde bir yerde barındırılmalı… Ülkemizin görünen bir gerçeği de yok sayamayız. Önce kendi insanımız olmalı. Suriye’lilere gösterilen hassasiyet bu ülke yaşıyanlarına da gösterilsin.
Bekir coşkunun son köşe yazısında belirttiği gibi; “Bayram tatiline gidip “Ölümden” kaçtık dedikleri Suriye’de geçirdiler, döndüler. 3.5 milyon Suriyeliden 20 bini asker kaçağı… 300 binide eli silah tutabilecek yaşta… Ruslar gelmiş ülkelerini İŞİD’in elinden kurtarmak için savaşıyor… Fransızlar, İngilizler, Hollandalılar, Kanada’dan gelmiş adam… Çocuklara, yaşlılara, hastalara,kadınlara tabii ki kapımız açık… Aşımızı, emeğimizi paylaşırız, neyimiz varsa, muhtaç olanlarla paylaşırız… Ama Türkiye’yi paylaşmayız…”