TUZLUK

Özgür ansiklopedi wikipedi Tuzluk için; içine başta tuz olmak üzere, karabiber, pul biber gibi baharatların tutulması için yapılmış küçük kablara verilen genel addır. Tuzlukların üzerinde makul ölçü de tuz akıtabilecek delikler bulunur. Bu tip tuzluklar 19. yüzyılın ortalarında bulunmuştur diyor.
 

Bu haftaki yazımıda “Tuzluk” üzerine yazmaya karar verdim. Nereden mi çıktı? Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde Beyoğlu Belediyesi okmeydanı Projesi Tapu dağıtım töreninde yaptığı konuşmanın bir bölümünde “Meğer Ak Parti’ye bazı tuzluklar sızmış. Ajan, casus, haşhaşi deyin” ce çok rahatsız oluyorlar demesiyle siyaset tarihimize “Tuzluk” da girmiş oldu.
 

Dershane tartışması ve 17 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonları ardından Cemaatle başlayan kavga sonucu sonrası “Tuzluk” söylemi Türk siyaset litaratörüne girmiş oldu. İnsanın aklına geliyor, o tuzlukları kim milletvekilliği listesine aldı ve seçimleri kazandırdı.

11 yıldır iktidarda olan hükümet ve yönetenleri bu tuzlukları gönderenlerle birlikte değil mi idiler. Yine uzantıları denilenler 12 Eylül Referandum sonrası hukuk sistemimiz neredeyse bunlara teslim edilmemiş miydi… Okyanus ötesinde denilene hürmetle hoca efendi demiyorlar mıydı? Şimdi kendilerine sıkıntı yaratıldığında “Kullanıldık, kandırıldık, kurban edildik” şimdi kim inanır bu söylemlere? 

Yine bir ulusal gazetemizde yazıyor; “Cemaatten 2011 seçimleri öncesi mühürlü zarf içinde 46 kişilik aday listesi alan Erdoğan, bu listeden seçilebilecek yerlere yalnızca 6 isim milletvekili adayı gösterilmiş” yazmakta… Eğer bu doğruysa “Sızmışlar” söylemi pek inandırıcı değil. 

AKP’den istifa eden Kütahya Bağımsız Milletvekili İdris Bal, Başbakanın Cumhurbaşkanı olma şansı kalmadığını “Bu arkadaşlarımız maduriyeti çok iyi yaparlar, bugüne kadar bu argümanlarla geldiler. Artık bu toplum mühendisliğini yolsuzlukları örtmek için yapmaya başladılar” diyor. 

Tuzluk polemiğine CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da katılarak “Milletvekilini tuzluk olarak gören bir başbakan dünyada sadece Türkiye’de var. O tuzlukların bir kısmını ayıkladı, diğerleri parlamentoda duruyor demektir.”

AKP’den istifa eden eski Kültür Bakanı Eltuğrul Günay “Çevre kirlenmesi ve güç zehirlenmesiyle düşürüldüğü çaresizliğe üzüldüm. Siyasette çok demogoji gördüm ama kutulara, dolaplara saklanmış rüşvete kılıf bulmak için adli soruşturmaya darbe diyeni ilk kez gördüm. İstifa edenleri suçlamak çirkin! Biz yolsuzluk yapmadık, yolsuzluğu korumayın! dediğimiz için disipline verildik ve istifaya zorlandım” demiştir.