Yanal dayanamadığı İçin görevden alındı!

Henüz 20 yaşındayken 1992-1994 yılları arasında formasını giydiği Galatasaray’da attığı gollerle kendisini gösteren ancak ayrılık süreciyle ilgili birçok bilinmezin olduğu Mustafa Kocabey’in dünkü röportajı büyük yankı uyandırdı. FETÖ’cülerin futbolun içinde nasıl oyunlar çevirdiğini, ABD’ye kaçan Hakan Şükür’ün bu örgüt içindeki rolünü detaylarıyla anlatan Mustafa Kocabey’in röportajının ikinci bölümü de gündeme damga vuracak.

İşte Mustafa Kocabey’in açıklamaları:

“TAHKİM CEZALARI KALDIRDI!”

*Futbol dünyasında FETÖ’yü destekleyen isimlerin başında Hakan Şükür’ün olduğunu ve özellikle G.Saray’da etkin rol oynadığını söyledin. Peki Şükür’ün A Milli kariyeri için neler söylemek istersin?

Bu soruya soruyla cevap vermek istiyorum… Dönemin A Milli Takım Teknik Direktörü Ersun Yanal, Hakan Şükür’le neden ters düştü? Demek ki Yanal bu oluşumun içerisine girmedi, tehditler aldı. Ben Ersun Yanal’ın da bu konu hakkında konuşmasını bekliyorum açıkçası. Hakan Şükür için ‘Takımda olması gerekiyor, oynaması gerekiyor’ diyordu Yanal ama demek ki gördüğü bir şey vardı.Hakan Şükür Milli Takım’da niye sorun yaşadı? Ersun Yanal çok büyük bir baskıya dayanamadığı için bence pes etti. Ersun Hoca, Federasyonun içinde bulunan FETÖ’cülerin baskısına dayanamadığı için görevden alındı. Ve Abdullah Avcı… O da TFF’nin içindeki FETÖ’cüler yüzünden istifa etmiştir. Futbola giren TFF’ye de girmiştir. Olmaması mümkün değil.

*TFF içerisinde de bu terör örgütü ile bağlantılı çok isim var mıdır?

Olmaması mümkün mü! Adamlar TSK’ya girmişler, TFF onlar için çerezdi! Futbol camianızda bir sürü teknik direktörünüz var, futbolcularınız var, menajerleriniz var. Tahkim’de de adamlarınız var. Bunlar öyle bir çalışma yapmışlar ki şeytanın aklına bile gelmez. Eğer Hakan Şükür’ün, Tahkim’de cezaları iniyorsa veya Uğur Tütüneker, Cihat Arslan hakeme küfürden 5 maç ceza alacakken bu 1 maça indirilmişse onlar için çok basit şeyler bunlar…

“KURBAN DEYİP 2-3 BİN TL PARA TOPLUYORLARDI”

*Para toplandığı konusunda haberler çıktı neler söylersin?

Evet, bugünün parasıyla en az 2- 3 bin TL para yardımı yapılıyordu.Örneğin Kurban Bayramı öncesinde bizden kurban parası alınıyordu. Fakir ülkelere gönderileceği söyleniyordu. Ülkemizdeki fakirlikler bitti, fakir ülkelere yardım yapmamız kalmıştı! Anladığım kadarıyla bunlar din adı altında bir yerlere para topluyorlardı ama Fethullah Gülen mi topluyor yoksa arkasındaki güçler mi bilmiyorum.

*Sen para verdin mi?

Verdim. Ama dediğim gibi kurban parası için. Eğer bunların kasasına gittiyse hakkımı helal etmiyorum.

“ZORLA ZAMAN’A ABONE YAPTILAR”

*Sizden kurban adı altında aldıkları para karşılığında makbuz alıyor muydunuz?

Hayır, biz parayı elden, orada bulunan abiye veriyorduk. “Afrika’daki aç insanlara verilecek” deniyordu. Ayrıca her futbolcuyu Zaman Gazetesi’ne üye yaparlardı mesela… Gerçekten çok komik bir durum! Hatta 2-3 üyelik yaparlardı bazen. Bu kadar zıvanadan çıkmışlardı anlayacağınız. Okunmayan bir gazeteyi neden millet alsın ki! Bunların çoğu zorla yapılan üyelikler.

“GÜLEN’E GİDELİM” DEDİLER

*Bazı gruplar bizi ABD’ye Fethullah Gülen’e götürmek istedi. ‘Peygamber Efendimizin kabrine gidelim’ desem gelmezler.

*Biraz gerildin. Biraz soluklanalım da devam edelim…

Böyle bir ahlaksızlık, vatan hainliği olabilir mi! Hakan Şükür’ün şöyle bir açıklaması da var, “Ben Türk değilim” diye. Zaten böyle bir açıklamayı yapan insanlar her türlü ihaneti de yapar diye düşünüyorum. Bu örgüt, kendi insanına silah doğrulttu. Öyle gruplar oldu ki mesela, “Amerika’ya Fethullah Gülen’i ziyarete gidelim” diyenler oldu. Ben, Peygamber efendimizin kabrini ziyaret edelim desem gelmeyecek insanlar, beni hocaları gördüğü adamın yanına götürmek istediler. Nasıl bir bağlılık varsa bunlarda.

YANAL NELER YAŞAMIŞTI

2004-2005 yılları arasında A Milli Takım Teknik Direktörlüğü görevine getirilen Ersun Yanal, 2006 Dünya Kupası elemelerinde Hakan Şükür kriziyle uğraşmıştı. Şükür’ü kadroya almayan ve sorulan ısrarlı soruları, “Sistemime uymuyor” diyerek cevaplayan Ersun Yanal, özellikle TFF üzerinden büyük baskıyla karşılaşmış ve devam eden süreçte de görevden alınmıştı.